Mağrurlanıp, büyüklenme ey gafil.
Kapı kapı gezdiğini unutma!
Eldeki giderse olursun sefil.
Tatlı candan bezdiğini unutma!
Aklını başına al, iyi düşün.
Sahip çıksın sana, kardeşin eşin.
Ekmeğini kazan, sıkı tut işin.
İğne, iplik dizdiğini unutma!
Sakın hakir görme, senden engini.
Bulaman o zaman, kendi dengini.
Fakir ölür de, ölmez mi zengini?
Beş parasız gezdiğini unutma!
Yemeyeni düşün, yemek seçerken.
İsraftan kaçın, su dahi içerken.
Yazın sıcağında, ekin biçerken.
Suya şeker ezdiğini unutma!
Olmayana ver, düşkünlere yedir.
Allah razı olsun helal be dedir.
Bak yaylı yatak oldu, tahta sedir.
Çul çuvalda sızdığını unutma!
Allaha şükret ki, insanca geçin.
Gururla, kibirle büyüklük niçin?
Yamalı şalvarla bir çarık için.
Hayvan gönü yüzdüğünü unutma!
Açık olsun elin, ne var sıkacak.
Eşin dostun hepsi, senden bıkacak.
Kış gözü karardı, var mı yakacak?
Karda kütük kazdığını unutma!
Bey, paşa dinlemez gelir yan yana.
Bağrına basınca, bu toprak ana.
Şahdari diyor, sözüm anlayana.
Gün olur ki yazdığını unutma!
Kayıt Tarihi : 23.3.2007 16:18:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Sözüm; geçmişini unutup,fakir ve garibana tepeden bakanlara...!
Bizimkiler “ Oturduğun ahır sekisi. Çağırdığın İstanbul türküsü” derlerya. Manasını soran senin sözlerini okusun
TÜM YORUMLAR (6)