Bir gün anlayacaksın,
Seni nasıl sevdiğimi…
Yüzünde yılların silemediği bir pişmanlıkla,
Diz çöküp mezarıma ağlayacaksın…
Keşke diyeceksin belki ömründe ilk kez,
Yanağından süzülen esmer hüzünlerle,
Toprağıma kırmızı güller dikeceksin…
Bir gün anlayacaksın
Sana mahpus yüreğimdeki çilenin
Ne denli zindanlar giyindiğini…
Kızlığının diri heyecanları,
Terk etmişken bedenini usul usul,
Eskiteceksin beni de anılarında…
Sonra gençliğin gelecek aklına,
Ve o umarsız özgürlüğünü özleyeceksin…
Ziyan olan yıllarına haykıracaksın,
Her gece başını yastığa koyduğunda…
Her gözünü yumduğunda,
Yüzüm gelecek rüyalarına,
Ve sen uykularından firar edeceksin…
Bir gün anlayacaksın,
Boynu bükük sevdamın suskunluğunu…
Tek haykırdığım ismin sen olduğunu,
Ruhuma dualar okurken anlayacaksın…
Küçük çocuklarda arayacaksın kokumu,
El ele gezen sevdalılarda…
Her gün batımında,
Sana kayboluşumu anımsayacaksın
Gurubun sisli kızıllığında…
Ve sen bir gün anlayacaksın,
Sevdiğini her gün içinde öldürmenin
Ne denli bir cinayet olduğunu…
Bir gün anlayacaksın,
Bakışlara çullanan çaresizliklerin,
Kanını emen sinsiliğini…
Ezberinde kalmayacak hiçbir söz,
Nedensizce ter edecek dilini…
Tavrından süzülecek ellerinin titrekliği,
Ve toprağımda yeşerecek çaresizliklerin…
Öpüşüne hasret ölecek tenim,
Dudağından yoksun zindanlarda…
Bir sarılışına can verecek içimdeki özlemler,
Serildiğimde buz gibi musalla taşına…
Ve sen;
Umutsuz dünyamın gelini! ..
Son nefesimde dahi,
Adını sayıkladığımı anlayacaksın…
Kayıt Tarihi : 8.12.2010 20:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!