Özlemek derdin, nasıl bir duygu
hele anlat bir, dinleyelim gül dudaklarından
hüzün dolu iki damla boynu bükük yaş inerdi
taptığım gözlerinden.
Anlardım ki, bir parçanın uzak olması yanından
misal eksik olması hayatın yarısı,
güne ne güneş ne coşku, ne bir kuş sesi girmemesi hani
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Evet gözler anlatır sevgiyi .Çok akıcı yalın bir şiir tebrikler.
DOĞUM GÜNÜN KUTLU OLSUN NİCE GÜZEL GÜNLERE SEVGİLER??
Evet, gözler varken söze gerek yoktur.Kutluyorum emeğinizi.Saygılar.
Doğaldır ki gözler konuşurken dile sûkutı - u ikrar düşer sevgili Belgin Turan hanımefendi. Bu kaynamış duyguların aralarında sessizce gezinen bir elin bıçak keskinliğinde dizelere dokunuşunun bir ifadesi olmanın yanında, ansızın yüreğe düşürülen bir ateşin, suya duyurduğu özlemin yankılarını seslendiren, etkili ve güçlü bir şiir içeriği de taşımaktadır. Üzmeden kadife yumuşaklığında sessiz yaklaşan duyguların bir anda hançer gibi etkili olabilecek izlerini görüyorum şiirin finalinde, Bunu başka bir deyimle şiire baştan giren ürpertisiz sessizliğin giderek yaklaşan hançerli sesi diyebiliriz.
Başarınızı yürekten kutlarken, listemde gönlünüze yer açar, on tam puanla sevgi ve selâmlarımı sunarım. Ruhi Turan 30 / 03 / 2011 İstanbul
*****************
Sonra sevdayı soruverdim biraz da çekinceli
yine o dost gözlerin daldı uzaklara
bir an ürktüm zannettim gelmez geri.
Anladım ki, unutmak kendini hem de adamakıllı
ekmeğin, ilacın, baş tacın, gözyaşın, gülüşün
dahası o sen, sen o olmak karışmak birbirine.
Sordum mu anlatırdı gözlerin sayfalarca.
Cesaret edemedim seviyor musun diye
gözler dururken dile ne hacet ki sevgili.
28.03.2011 Belgin Turan
Özlem ve sevgiyi sohbet sual üzerine ne güzelde dökmüş şair, kutlarım anlamlı şiirin şairini Ve + 10
saygılarla daimine... N.K.
Şiirinizi okumaktan büyük haz aldım, dost yüreğinizi kutlarım. Kaleminiz daim çağlasın. Bilal Esen
Emeğine ve kalemine sağlık. gözler çok şey anlatır yeter ki okumasını bilmek lazim. selamlar sevgiler
Sordum mu anlatırdı gözlerin sayfalarca.
Cesaret edemedim seviyor musun diye
gözler dururken dile ne hacet ki sevgili.
Begeniyle okudum
* İçten masum lirik duygular yürek yürek akmış..*
Sonsuz kutluyorum..
* 10 Antoloji Yıldızı *
evet oldukca duygusal
Bu şiir ile ilgili 12 tane yorum bulunmakta