Anlatılan Salih'in Hayat Hikayesi

Salih Özalaşan
501

ŞİİR


4

TAKİPÇİ

Anlatılan Salih'in Hayat Hikayesi

Siz gönül dostlarım
Dinlermisiniz anlatsam Salih’in hayat hikayesini
Bir sonbahar günü hayata ilk adım
O günden bugüne geçen seceresini
Bir romandan farkı olmayan
Bazen acı, bazen tatlı hayat hikayesini
Öğrenmek istermisiniz Salih
Neden sevmez hiç gülmesini
Dinleyin öyleyse anlatayım
Salih’in hayat denen bilmecesini
20 eylül bir sonbahar günü
Hıçkırık yerine bir çığlık sesi
İlk Dünya’ya göz açıp
Ağlıyarak almışım ilk nefesi
Soğuk kış gecelerinde
Isıtmış bedenimi annemin ğöğüs kafesi
Ardından ateşli bir hastalık
Beklenmiş Salih’in hemen ölmesi
Çekecek çilemiz varya hayatta
Kalmış o hastalığın sadece göbeğimizde döğmesi
Sonra bir yaşlı teyze
Olmuş bana süt annesi
Bir futbol topunu andırır
İki anne arasında gidip gelmesi
Ve beklenen son, hayatın tozlu yollarında
Önce emeklemesi, ardından yürümesi
Unutamadığım ilk şey beş yaşında
Annemin beni kadınlar hamamına götürmesi
Bir köşeye büzülen Salih’in
Bilmediği bir yaşta utancından yüzünü gizlemesi
Sonralarıda olduya buna annemin denemesi
Birdaha asla mümkün olmadı gerçekleşmesi
Ve ardından okul çağı, kaçıp eve gelmesi
Sebebi enteresan, sınıfta iki esmer çocuğu
Sanki birer arap gibi görmesi
Ve ikinci bir hatıra okul müdürümün
Bana ogün 25 kuruş vermesi
İsmi İbrahim BİRDAL olan sevgili müdürün
Akçalar’da vefat edip, Akçalar’a gömülmesi
Ertesi yıl okula başlayıp, zaman almadı sınıf geçmesi
Yıl 1963 hayatın bana ilk çelmesi
Sevgili babamın bir iş kazası geçirmesi
Üçgün bitkisel hayat,30 Kasım cumartesi
Ömrünün baharı 33 yaşında ölmesi
Benim için zorlu bir hayat
Birdaha asla olmadı yüzümün gülmesi
Hiç faydası olmadı yaşamda bana
Babamı herkesin çok sevmesi
Çok kısa sürdü eşin dostun
Bize arka çıkıp desdek vermesi
İyide kafam çalışırdı amma
Sanırım bir darbede Salih’in babasına benzemesi
Annem asla izin vermedi okumama
Onsuz yapamam mümkün değil gitmesi
Şansızlık bu ya yoktu o zaman
Akçalar’da ilk okuldan ötesi
Fayda etmedi öğretmenlerin eşin dostun
Anneme günlerce ısrar etmesi
Sineye çekilen bir kader trendi
Tabiki engellemedi benim büyümemi
Ve ilk aşık oluş, sarışın gözleri gülen
Oda öksüzdü benim gibi
Kimbilir belkide hayat itmişti
Benim babam onunsa vefat eden annesi
Ve içimde hala yara sızlayıp durur
Daha onyedisine gelmeden başkalarıyla gezmesi
Onun için bir oyundu belki
Birkaç kişiyle beraber gönül eğlendirmesi
Yüreğimde bir yara; zor oldu belki
Ona veda edip kalemin elime gelmesi
Belki böyle olmasa asla olmazdı
Duyguların kalemden sayfalara dökülmesi
O aralar çokda hoş olurdu hani
Arkadaşların banada yaz diye gelmesi
Yıllarca sürdü yazdığım nağmelerin
Elden ele gezip başka sayfalara dökülmesi
Arada ufak tefek sevmeler
Ve ardından ilk gurbete gitmesi
Herkes gülmekten kırılmıştı inanki
Salih’in gurbete onbeşgün dayanabilmesi
İzinli döndüğümde yemin ederim
Sanki değişmişti Akçalar’ın her yeri
Oysa değişen bir şey yok
Hasrete alışmamıştı yüreği
Ardından üç ay süren bir gurbet
Tabiki tanıdı Salih her şeyi
Zaman akıp geçti geldi askerlik hizmeti
Zonguldak’ta başlayıp Doğubeyazıt’ta biten
Her gencin belkide özlemi
Arada sanırım atladım
Teskereye üç ay kala Kadirye’ye söz kesmemi
İstenmeyen bir nişan ama kısmet elden ne gelirki
Ama nasıl oldu bilmem
Dönüşte birden sarıverdi yüreğimi
Biranda unutup gittim sanki
Geride kalan bütün sevgileri
Kumral orta boylu içine kapanık
Güzeldi ama herşeyi sinesine çekerdi
Ben onu severdim belki ama
O nedense beni benden çok severdi
Sebep oldu bir kırık leblebi
Hiç umulmadık zamanda araya ayrılık giriverdi
Ne ben ne o bu ayrılıkta kimseye gönül vermedi
Her zaman gözü üstümde
Gitmez bana bakarken gözümden ağlayan gözleri
Fayda etmedi aramızı yapmaya
Eşin dostun bizi sevenlerin sözleri
İnadım tuttu hay tutmaz olaydı
Nerden bilirdim olacağım böyle bir şeyin sebebi
Onu bir başkasına sözlemek istemesi annesi
Tabiki fayda etmemiş onun direnmesi
Burası nede olsa bir köydü
Mümkünmüydü bir kızın sözünün geçmesi
Ve bir sabah duyuldu onun zehirlenmesi
Nasıl olur hala inanmak mümkün değil
Bir inatçı aptal için birinin ölmesi
İkinci darbe ardından zor olmadı
Salih’in artık hayata küsmesi
Mümkünmü birdaha yüzünün gülmesi
Ağlamalar sızlamalar dövünüp yakınmalar
Keşke şöyle olsaydılar arasında kalktı cenazesi
Kısa bir zaman ardından
Tek çare Salih’in bir yerlere gitmesi
İkinci bir gurbet geceleri, gözü yaşlı
Dinmedi asla kalbimin inlemesi
Geri dönüş sessiz, hayata küskün
Hep reddedildi kızların gönlüne girmesi
Hayatın bir gerçeği vardıya
Gerekiyordu birgün evlenmesi
Baskılar ısrarlar sonucu birgün
Gerçek oldu Emine hanım’a sözlenmesi
Emine hanım kim mi merak ettiniz değilmi
Eşim dostum arkadaşım çocuklarımın annesi
Belkide onun için çok zor oldu
Salih’i tekrar hayata döndürmesi
Belkide Allah’ın bir lutfuydu
Onunda beni bukadar çok sevmesi
Sanırım çok zor olurdu
Olmasaydı onun sabırla hayata direnmesi
Ve birgün ikinci bir yaşam
Kızım Lütfiye'nin hayata gelmesi
Ardından Gonca Gülyonca
Zor olmadı beni hayata geri getirmesi
Acı olan bir gerçek vardıki
Asla kahkaha olmadı Salih’in gülmesi
Her zaman hayata küskün
İçin için kan ağlayan kalbi
Zaman öyle yada böyle akıp geçti
Hayatımdaki üçüncü darbe
Birgün apansız kapıma geldi
Dünya’da Tanrı’dan sonra taptığım kadın
Bizi bugüne getiren annem ayakta ölüverdi
Evet yanlış okumadınız gerçekten
Ayakta ve yürürken ölüverdi
Günlerce ağladım kan çanağı oldu gözlerim
Ama odamdaki resminden başkası görmedi
Tabiki Salih küskün olduğu hayata
Bir daha asla önem vermedi
Dışı seni içi beni yakar misali
Yüzü gülümser kalbi ağlardı sanki
Günler böyle sürüp gidecekti belki
Bilgisayar hep vardı ama birgün
Evime birden internet geldi
O site bu site derken
Birgün karşıma mynet geldi
Okeye girdiğimde birgün
Ortak olduğum ismi özel birisi
Birden lakabımı bela ediverdi
Derken bir kenarda unuttuğum kalemim
Nasıl olduysa elime geri geldi
Birkaç deneme baktımki Salih hala yaşıyor
Oda bana Antoloji.com’u önerdi
Sonra ardı kesilmeyen şiirler
Sanırım şiiri sevenlerde bana değer verdi
Hiç ummadığım bir yerde birgün ismim
İnanırmısınız beni şok ediverdi
Ve gecelerden bir gece hayatıma
Bana beddua eden biri giriverdi
Tabi onunda adı özeldi
O bana ben ona sıkıdostum derdi
Ama nasıl oldu bende anlamadım
Sıkıdost gönül dostu oluverdi
Geceler kısaldı araya özlem giriverdi
Bir zamanlar yanıp külleri dahi kalmayan
Aynı ateş yüreğimde yanıverdi
Belki oda farkında değilya
Farkına varmadan bizim aileye giriverdi
Bu arada beni seven benim sevdiğim
Onlarca dostlarım oluverdi
Nette kızlarım bile beni kabulleniverdi
Kimisi baba kimisi amca kimi abi derdi
Birgün ikibuçuk yaşında adı Ceren
Sevgilim bile oluverdi
Öyle bıcır bıcırki bana hep dede derdi
O kadar sevdiki beni
Ta Çorlu’dan kalkıp ziyaretime geldi
İşte böyle dostlarım benim hikayem
Allah bana kırkından sonra bir gönül dostu verdi
Hayat devam ediyor bitmeyecek
Ama Salih’in buraya kadar olan hikayesi sona erdi
Belki hayretle ibretle okudunuz
Belki kimbilir başınıza sıkıntı verdi
Öyle ya ne deseniz haklısınız
Orada bir yerde bir Salih
Bize ne onun, gamı, tasası, derdi
Ama demediniz biliyorum, çünki Salih
Yüreği temiz olan herkesi çok sevdi
Sizleri sevmese bu çok özel hikayeyi
Asla sayfalara dökmeyi düşünmezdi

T.Tar.16-10-2002 Saat 11.50-15.20

Salih Özalaşan
Kayıt Tarihi : 16.10.2002 21:04:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Bayram Tunca
    Bayram Tunca

    Hey Dost hayat serencamenin bazı yerleri benimkisiyle örtüşmektedir. Demek ki kader birlikteliğimiz olsa da, hayatın tozlu patika yollarında farklı vadilerde yürümekteyiz. Yolun açık bahtın açık alnın açık olsun. şair dostum.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Salih Özalaşan