Anlatamadıklarım Şiiri - İlhan Seyfi Türker

Seni aradı gözlerim,
Ne haftalar ne aylar
Geçmek bilmedi.
Yokluğun önce şaka gibiydi
Gerçeklere fazla dayanamadı
Bitap yüreğim.

Kendi öz memleketimde
Sürgün çekiyorum sensizlikten.
Karşımdasın, yanımdasın ama
Dokunamıyor
Ellerim sana.
Yanımdasın ama
Sanki dağlar var aramızda.

Seni bulduğum zaman kaybediyorum.
Duvarda hayalin, camda hayalin
Ve gerçeklik, ah!
Yıkıyor bu kısır döngü.

Bir bakıyorum yanımdasın
Oturmuş, çay içiyorsun.
Tam elimi uzatıyorum
Ha dokundum
Ha dokunucam
Kayboluyorsun...

Seni ümitsiz sevdim,
Platonik
Ve melankolik bir aşkla.
Ve hep seveceğim.
Sineye çekip yokluğunu
Mezara ve hatta sonrasına kadar
Seveceğim.

Parselledin gönlümü
Yarısını kendin aldın,
Yarısını ikimize bıraktın.
Ne yapayım şimdi Zonguldaklım
Beni, seni gördüğüm gün yaktın.

Bir buruk tebessüm ile
Yapayalnız bıraktın.

Suya hasret buğday tarlaları gibiydi gönlüm,
Yağmur olup, damla damla yağdın.
Bitirdin hasreti ve beni
Bitirdin be Zonguldaklım.
Daha da çok karıştı
Zaten olmayan aklım.

Ben şiir yazarım senin için
Şarkılar besteler şiirler söylerim.
Arada bir efkar basar,
Yokluğun balyoz gibi iner beyin hücrelerime
Kafam bozulur
Gider içerim.
Sonra sen gelirsin,
Hiç gitmediğin aklıma.
Gülerim.

Seni gördükçe
Ve sen bana her sabah,
Seni bana taşıyan o merdivenlerden çıkarken
Günaydın dedikçe,
Ben kafamı masaya vurur
Deliririm.

Neden derim,
Kendi kendime.
Neden gidemiyorum?
Neden seni görünce kalbim
Yerinden fırlayacak gibi oluyor.
Neden adını bilmediğim duygular,
Titretiyor bacaklarımı.
Neden sana olan büyük aşkımı
Haykıramıyorum.

Sonra nedenini buluyorum
Bu duyguların.
Seni kaybetmekten korkuyorum hiç kazanmadan.

Bir kerecik koklayamadan
Saçlarını,
Bir kerecik seni seviyorum
Diyemeden,
Başkasının olcaksın
Ruhunla, bedeninle...
Başka kollar saracak belini,
Başka eller tutacak ellerini.
Ve sen düşünmeden beni
Başka bir erkeğe
Seni seviyorum diyeceksin.
Ama bilmeyeceksin
Senin için ölecek birisi olduğunu.

Çocukların olacak
Esmer kumral veya sarışın.
Çocukların olacak
Senin kadar güzel.
O çocukların bizim olabileceği hayaliyle
Ben her gece seni düşüneceğim,
Gerçekleri kabul edip,
Yokluğunla delireceğim.
Ne garip,
Sen bilmeyeceksin.

Ve bir gün
Bir tesadüf yolda göreceksin,
Selam vereceksin belki,
Belkide tanımayacaksın.
Fakat benim seni asla unutmadığımı
Bilmeyeceksin.

Gençlik aşkı
Yaz yağmurudur derler
Yağar ve geçer.
Ama bilmezler mi o yağmur
Bir ormana fidan,
Bir fidana can,
Bir cana canan verir.

İşte Zonguldaklım
Ne yaz yağmurudur gönlüme yağan,
Ne geçici bir heves.
Bir tutku bu ölümsüz,
Bir aşk ki,
İlelebet.

Etin kemikten ayrılması kadar
Zordur senden ayrılmam.
Et kemikten ayrılsada
Ben senden ayrılamam.
Sevgimi ispat için
Diz çöküp ağlamak isterdim,
Ama ağlayamam.
Gururdan değil Zonguldak’lım
Kalmadı yaş ağlamaktan.

Vaziyet bundan ibaret Yeşim
Kısacası seni çok seviyorum.
Ben aşkımı böyle anlatabilirim ancak,
Gelip iki kelime edemem sana.
Ya sizin oralarda,
Seviyorum nasıl denir,
Anlat bana.