Anlatabilseydim Eğer

Anlatabilseydim eğer;
Sana Ebubekir’in
Sadakatini anlatırdım.
Tereddüt etmeden
Lafı eveleyip gevelemeden
-Muhammed öyle diyorsa öyledir
Diyen teslimiyeti anlatırdım…

Anlatabilseydim eğer;
Sana Ali’nin ilmini anlatırdım
-Bana bir harf öğretenin
Kırk yıl kölesi olurum
Diyen ilmin kapısı, Ali’yi anlatırdım…

Anlatabilseydim eğer;
Sana Osman’ın edebini anlatırdım.
Meleklerin bile haya ettiği sahabeyi,
Tüm malını Allah yolunda infak eden
Osman’ı anlatırdım…

Anlatabilseydim eğer;
Sana Ebuzer’in yalnızlığını anlatırdım.
-Ya Ebuzer yalnızlık zor değil mi?
Diye soran Nebi’ye
-İnsanlar daha zor Ya Resulallah
Diyen Ebuzer’i anlattırdım…

Anlatabilseydim eğer;
Sana Zeyd’in zeytin gözlerini,
Ellerini anlatırdım.
Taif’te , Akabe’de Resul’ün elini
Hiç bırakmayan,
Zeyd’in ellerini anlatırdım…

Anlatabilseydim eğer;
Sana Eyüp’ün sabrını,
Musa’nın asasını,
Meryem’in İsa’sını anlatırdım…

Anlatabilseydim eğer;
Sana Fatıma’nın iffetini,
Hüseyin’in yiğitliğini,
Sümeyye’nin şehadetini anlatırdım…

Anlatabilseydim eğer;
Sana Selahaddin’in
Kudüs aşkını anlatırdım.
-Kudüs feth olununcaya kadar
Bana gülmek haram olsun diyen
Şarkın Sulatanını anlatırdım…

Anlatabilseydim eğer;
Sana Yunus Emre’yi,
Mevlana’yı,
Ahmed-i Hani’yi,
Feqiy-ı Teyran’ı anlatırdım…

Anlatabilseydim eğer;
Sana yedi Güzel Adamı anlatırdım.
Cahit’in Zarif’liğini
Adil’in Erdem’liğini
Nurı’nin Pakdil’ini
Akif’in İnan’cını
Rasim ve Aladdin’in kardeşliğini
Ali Kutay’ın kutlu davasını anlatırdım…

Anlatabilseydim eğer;
Sana yediveren Üstadı anlatırdım.
-Eyvah Eyvah Sakaryam
Sana mı düştü bu yük?
Bu dava öksüz, bu dava hor,
Bu dava büyük.
Diyen Çile’nin adamını anlatırdım…

Anlatabilseydim eğer;
Sana Şeyh Edebali’nin nasihatini
Fatih’in rüyasını
Ataların İslam sevdasını
Ve onların mirasçısını
Uzun Uzun, Adam gibi anlatırdım…

Anlatabilseydim eğer;
Sana insanın kusurlu,
İslam’ın ise
Kusursuz olduğunu anlatırdım…