Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Sayın Necati Hocam,
Güzel bir memleket şiiri ama içinde aşk , sevda, özlem hasret dolu dizelerle karşımızda kutlarım yüreğinizi tam puanımla kaleminiz gönlünüz hiç susmasın harika dizeler Sevgilerimle
Geceden Sabaha Ankara
Sanki yıldızlar yağmış Ankara’nın üstüne
Işıldıyor caddeler, sokaklarda lambalar.
Zifiri karanlıkta sokaklarda işim ne?
Evine girmiş herkes, derdiyle yanacaklar.
Parıldayan gecede, içimdeki karanlık,
Mum ışığından olsa içimde yansın artık,
İçimdeki ümitler olsa da dökük yıkık,
Ankara parlıyorken, sönük mü kalacaklar.
Tebrik ediyorum Kudretli Şair!
Çok güzel ve muhteşem bir şiir. Kalemin var olsun.
Sizin ki kadar olmasa da Ankara hakkında kaleme aldığım bir eserimi size ithaf etmekten şeref duyuyorum. İnşaallah tedkik buyurarak tenkid ve tenbihlerinizi esirgemezsiniz.
Saygılarımla efendim...
Penceremden Ankara
…..Gülhane Hastanesi Penceresinden.
Gök kubbe altında bir sis denizi
Örter kaledeki bayrağı bile
İnsanın sığmaz da içi içine
Hep burkulur bir virane vehmiyle.
Birden afakını kaplayınca sis
Sanki mazlumane ağlar, iniler
Sesi, gürültüsü; uğultu, akis
Olup; kendisine söyler ninniler.
Sonradan kalkınca o mahut perde
Görme sevincini şöyle serpeler
Uykudan uyanır, güya şehir de
Kalkar birer birer sisler, perdeler.
Su misali akan hayatı bile
Zamanın başına çorabı örer
Sokaklar, sayısız evler, caddeler
Bir tepsi baklava gibi tepeler…
15 Temmuz 1979
Gülhane/Ankara
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta