Ankara Garı'na Çakılmak...

Sinan Erkek
24

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Ankara Garı'na Çakılmak...

Bir 23 Nisan günüydü.Çocuktum, ergendim, adam olmaya çalışıyordum.değişen tenim, kimliğim ve yaşamın tabularına direniyordum.
Evden ilk kaçışımdı.Hangimiz evden macera olsun diye bir kere kaçmadık ki …(okulu astığımız günleri saymıyorum)

Uzun bir tren yolculuğu yapacaktım.İlk kez onlarca büyük şehir görecektim, tren penceresiyle kısıtlı olsa da bakışlarım.
Sadece gar binalarını apartmanları ve yol üstü yerleri görebiliyordum ama bunlar bana o kentlerin kimliğini yeterince anlatıyordu.
Uyuyamıyordum, sanki uyusam yol boyu bana sunulan o renk cümbüşünü, doyumsuz manzaraları ve kompartman sohbetlerini kaçıracaktım.kimbilir bir daha ne zaman evden kaçma şansım olacaktı, belki de son kaçışımdı.tadını çıkarmalıydım uykuya inat…

Tren yol aldıkça günlüğüme yazacaklarım çoğalıyor, arkadaşlarıma anlatacağı kentler artıyordu.neler neler anlatacaktım…

Derken Ankara’ya varmıştık.Gar, bayram nedeniyle gelin gibi süslenmişti.çok kalablıktı.o ana kadar sakin olan tren dolmuştu.bizim kompartmana da her şehirden insnalar gelmişti.Arifiye, Savaştepe,İzmit, Bilecik ev İstanbul yolcuları vardı kompartmanımızda.
Espriler, şarkılar, anılar ve paylaşılan yiyecekler tren yolculuğunun en güzel tarafıydı.iyi ki evden kaçmıştım.annemim dediği gibi çingeneler beni kaçırmamış, çok değerli insanlarla tanışmıştım.hatta yaşım küçük diye herkes üstüme titremişti.

Kompartman penceresinden Ankara Garı’nı izliyordum.ilk kez bu kadar insanı bir arada görüyordum.birden beni oraya çakan bir bakışla karşılaştım.ela gözleri, simsiyah uzun saçları yaşıtım bir kızla bakışmaya başladım.Dünyanın en güzel gülen kızıydı.sıcaklığı beni trenden indirmek üzereydi.sanki yıllardır tanılıyor gibiydik.

Bakışlarından cesaret alarak el salladım ama adını soramadım, hatta bozuk şivemi duymasın diye hep sustum.bakıştık, bakıştık,bakıştık…çaktı beni Ankara Garı’na..
Öyle tatlı öyle masum öyle güzeldi ki bakışları… o an onunla konuşmak için her şeyimi verebilirdim.sanki bir anda aşık olmuştum.aşk bu muydu acaba?

Bir ara trenden inmek istedim.ama inersem nerde kalacaktım.tekrar trene binecek param da yoktu.oysa İstanbul’a gidecektim.nerden çıktı şimdi bu gibi binlerce düşünce beni allak bullak etmişti.hayatımın en büyük ikilemini yaşıyordum.hem o gülüşe el sallamak gitmek istemiyordum hem de trene bağımlı kalmıştım.aman allahım ne zor şeydi bu..!

Tren düdüğü yavaş yavaş bizi ayırırken hiç tanımadığım bakışlara ağladım.saklandım yol arkadaşlarımdan.o andan sonra hiç konuşmadım.hasta olduğumu sanıp çok ilgilendiler..Oysa ben Ankara Garı’nda kalmıştım. Canım yanıyordu.adını bile bilmiyordum.dönsem nasıl bulacaktım.enden inmedim diye başımın etini yedim.bu saatten sonra uyku beni terk etti.sustum sustum..ve hep onu düşündüm..nereye baksam bakışlarıyla baş başaydım..hereyrde bana gülen oydu.

Yıllar sonra Ankara Garı’na sadece onu hatırlamak ve yaşamak için gittim.ona benzeyen 30 yaşındaki tüm kadınlara utanarak ama uzun uzun baktım.hepsi oydu, hiçbiri o değildi.adını bilsem herkese soracaktım.elimde sadece göz ev saç rengi avrdı bir de gülüşü.tarif etsem herkes bana gülerdi.sustum suçlu bir çocuk gibi ve Ankara’yı terk ettim.14 yıl sonra yine ağlayarak terk ettim bu kenti..artık Ankara denince aklıma ağlamak geliyor..korkunç bir yalnızlık duydum gar binasında.canımın ne kadar yandığını bir Allah bilir bir de Ankara Garı.
Yüreksizdim, korkaktım, çaresizdim, çocuktum ve kaybettim.

Hala gittiğim kentlerde, her yaz tatilinde gittiğim sahil kasabalarında gözlerim adını bilmediğim o kızı arar.
Biliyorum o yok belki de öldü.ama düşlerimi öldüremem ki…

Şimdiki aklım olsaydı o trenden iner miydim?
Evet bin kere evettt….

Sinan Erkek
Kayıt Tarihi : 25.7.2009 03:32:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Zeynep Nilgün Gökçeöz
    Zeynep Nilgün Gökçeöz

    Okurken bir film izledim sanki..Hissettiklerini hissettim.Anladım seni dedim...ve aklıma bir şiir geldi..Çok sevdiğim bir şiir..Birden onu hatırladım..

    CEBECİ İSTASYONU VE SEN



    Cebeci İstasyonunda bir akşam üstü

    İncecikten bir yağmur yağıyordu yollara

    Yeni baştan yaşıyorduk kaderimizi

    Sıcak bir kara sevda

    Yüreğimizin başında bağdaş kurup oturmuştu;

    Acımsı, buruk.

    mühürlenmişti ağzımız bir sessizlik içinde

    Sessizliği üstümüzden atamıyorduk

    Bir saçak altında kararsız, yorgun

    Saatlerce duruyorduk

    Kimse görmüyordu bizi



    Cebeci İstasyonunda bir akşam üstü

    Yeni baştan yaşıyorduk kaderimizi

    Cebeci İstasyonunda bir akşam üstü

    Bir başka türlüydü bu insanlar

    Sen bir başka türlüydün

    Gözlerin yine öyle bir bilinmez renkteydi

    Gözlerin gözlerimde erimekteydi

    Bir mermer heykel gibi yanımda duruyordun

    Beni bırakma diyordun



    Meyhane sarhoşları gibi sırılsıklam

    Bir yalnızlık duyuyorduk

    Ağlıyordun, ağlıyordun...



    Cebeci İstasyonunda bir tren

    Nefes nefese soluyordu

    Gerilmiş bir keman teli gibiydik



    Ankara Kalesi'nde bir eski çalar saat

    Bilmem kaça vuruyordu

    Bir yağmur yağıyor inceden ince

    İçimizdeki binbir düşünce

    Harmanlar misali savruluyordu

    Islanmış bir ceylan yavrusu gibi

    Tiril tiril titriyordun

    Gitsek gitsek diyordun.



    Yüreğimin atışından deli gönlümce

    Sırıl sıklam, paramparça, permeperişan

    Türküler söylüyordum

    Ağlıyordun, ağlıyordun...



    Şimdi, şimdi seni düşünüyorum

    Cebeci yollarında rüzgarlar esiyor, serin

    Paramparça düşmüş gönül ufkuma

    İki yıldız gibi gözlerin

    Gel Ey ciğerime saplanan hançer

    Gel ey yüreğime oturmuş kurşun

    Göçmen kuşlar gibi çok uzaklardan

    Gel artık

    Ne olursun

    Yavuz Bülent Bakiler

    Cevap Yaz
  • Dinçer Demirel
    Dinçer Demirel

    Güzel çalışma,yüreğine sağlık,tebrikler

    Cevap Yaz
  • Ayşe Yarman Öztekin
    Ayşe Yarman Öztekin

    Duygulu anınızı, hüzünlenerek paylaştım.

    Cevap Yaz
  • Yeşim Yorulmaz
    Yeşim Yorulmaz

    Şimdiki aklım olsaydı o trenden iner miydim?
    Evet bin kere evettt….

    KEŞKELER İNSANI İLERLETMEZ.

    KEŞKELERE TAKILIP, YENİ SERÜVENLERİ KAÇIRABİLİRSİNİZ.
    14 YIL SONRA TEKRAR KAÇIRILAN SERÜVENLER İÇİN KEŞKE DİYEBİLİRSİNİZ.

    ANTOLOJİNİN GÜZİN ABLASI ALYA71:)))))))))))

    Cevap Yaz
  • Hikmet Yurdaer
    Hikmet Yurdaer

    Sn. Sinan kardeşim.Güzel bir deneme olmuş,sizi kutluyorum.İçten samimi duygularınızı bizimle paylaştığınız için,teşekkür ederim.. Anılarda kalan güzel heyecanı tekrar yaşamanız dileğimle.Sevgiyle kalın.

    Hikmet Yurdaer

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (7)

Sinan Erkek