Rahmet yokmuş o çağda, kuru şehir; “Enkuru”,
Moğollar döşemişler, boru üstüne boru.
Galatlar düşük ücret verirmiş her insana,
Ta o günlerden girmiş “Angarya” bu lisana.
Etiler’den keçiyi öğrenmiş bütün dünya,
Keçi yünlerine de “Angora” denmiş güya.
Bizans yerleştirmişti çan şeklinde bir kaya,
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.