Ne garip bir dünya ki, girmiş zıtlar iç içe.
Ne acaib rüya ki, uykuda ruhlar göçe.
Bir tarafta Anka’lar, bir tarafta ankas’lar,
anka ile ankas’ı, anke’ler nasıl seçe?
Anke bilmez ankut’u, angutluktan dem vurur,
Ankut ile ankebut, resul’e hami olur.
Uslansana, acım benim, dinlenip dursana artık.
Akşam gelse derdin hep; geldi bile Akşam; bak, işte:
Bütün kenti kapkara örtüsüyle sarar karanlık,
Kimine kaygı salmış, kimineyse mut getirmiş de.
Ölümlü kalabalık, dışardaki pis kalabalık
Devamını Oku
Akşam gelse derdin hep; geldi bile Akşam; bak, işte:
Bütün kenti kapkara örtüsüyle sarar karanlık,
Kimine kaygı salmış, kimineyse mut getirmiş de.
Ölümlü kalabalık, dışardaki pis kalabalık