Işığını nardan alıp nura yansıtan bu gönlüm,
sevda ateşiyle yanar güneşte kavrulan kiremit misali
içimde muhabbetin volkanı taşıyor gülüm
aşk çöl kuşu gibi bir damla eksilmeden
yüreklerde yaşarken
ben göğsümün kafesinde boğuyorum
sokak jargonu ile lakırdı eder dışarısı ötesi
limon gibi sıkılır yüreğim
bağlar kopar tükenir söz
gelmişle gelecek karışır
nabız gibi atar bu karanlıkta iki çift göz
yüreğimde titreyen aşkla harlanırım
elimde değil,
yıldızları gönlüme gömdüm
bulutları gözlerime sürdüm sürme niyetine
bundandır sevgili
bundandır
içten hıçkırıklı ağlamalarım
mazi değil yaşanmışlıklar elbette
her bir derde ney feryadı gizli
yaşamın kılcal damarlarında akıyor acılarım
bundandır gözlerimin kızıl rengi
bundandır
anılara sığındığım
hayatın çirkin yüzünü yamadılar kopan gülüşlerime
kabülsüz dualardayım
dinmedi iniltilerim
dinmedi yar hasretine ölüşler im
adımlarım hep sana
emindi ayaklarım sevda dediğim bu yolda
kurgularım sana
sabrım sana
yine sana
hep sana
gel bul beni
zabitler sarsa da dört bir kolda
anız olur ben yine ben eski bir ben gibi
kendi kendimi yakarım
tüylerim yağar içime
bakışlarım sen olur yeniden
seherin yeliyle salınır
çiğ düşer çayıra çime
Kayıt Tarihi : 10.1.2014 16:00:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Biraz hüzün biraz keder

TÜM YORUMLAR (1)