Anız yakanlara...
Bir tarla faresinin gözünden!
Başımı topraktan kaldırır kaldırmaz kuru bir dal parçası gibi yanan yılanı gördüm. Etrafı sarıya çalan beyaz bir duman bulutu kaplamıştı ve hızla bana doğru ilerliyordu. İlk başta ne olduğuna anlam verememiştim lakin çok geçmeden anlamıştım.
Bu insanın basite indirgediği, özünde ise istisnasız bir vahşet olan, anız yakma geleneğiydi!
Bu yangın çemberinden kurtulmanın yollarını ararken turaç kuşunun yuvasının alev aldığını ve yumurtalarının ateşe maruz kaldığını gördüm. Bu duruma neden olan kişi ne kadar da sevinirdi bedavadan pişmiş yumurtaları görünce! Ateş tarlanın güneyini daha sarmamıştı, o tarafa doğru kaçmaya başladım. Kaçmam o kadar anlamsızdı ki... Biliyordum vicdanım yine yeni vahşetlere tanık olacaktı, her hasat sonrasında!
Sonra insanoğlu tanrıya sitem edecekti. Ah tanrım ne bereketsiz bir hasat... Kıydığı onca canı hiçe sayarak! Ve gün gelecekti iyi insanların hasadından sonra tanrı tarlayı ateşe verecekti!
Kayıt Tarihi : 14.7.2015 16:37:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!