Anılarım İstanbul'da
İstanbul, sen ve ben
Yağmurlu bir gün yine
Oturdum sandalyeme Boğaz'ı izliyorum
Seni düşünüyorum her zamanki gibi
Seni, beni, İstanbul'u
Ne güzel başlamıştı her şey
Çok güzeldi, rüya gibiydi
Çünkü sen vardın her şeyin içinde...
İstanbul vardı...
Hayat vardı...
Çocukken misket yuvarlardık parke taşlı sokaklarda
Arnavut kaldırımlarda sen izlerdin bizi hep
Okuldan kaçtığımı yalnız bu taş duvarlar bilirdi
Bu taş duvarlar bilirdi sana olan sevgimi
Gençken de hep benimleydin
Moda'da martılar dinlerdi seni dilimden
Kanlıca'daki yoğurdun tadı değil
Sendin beni alan benden
Büyükada'nın dar sokaklarında
Faytonun geçemediği yerlerde de sen vardın
Biliyorum...
Ben neredeysem, sen oradaydın
Oruca seninle başlardım, iftar seninle gelirdi
Sultanahmet'teki kandiller en güzelleriydi
Ramazan Feshane'de bir akşam demekti
Ama hepsinin en güzeli sendin belki
Kadıköy'den Eminönü'ne geçerdik vapurla
Dalgalar kıskanırdı beyaz tenini
Simitlerimizden parçalar koparırdık martılar için
Martılar...
Hepsine senin hayat verdiğin
Taksim'e çıkardık, o cıvıl cıvıl İstiklal'e
Tramvaya asılan sokak çocuklarını izlerdik
Ve yine o tramvayın sesiyle çıkardık hayallerden
Hepsinde sen olduğun hayallerden
Bazen Üsküdar'a inerdim
Kızkulesi'ni izlemeye
Bayrağında sen dalgalanırdın Kızkulesi'nin
Aldığım nefes de sendin
Verdiğim de
Ayrılık gri bulut gibiydi gözbebeklerinde
Anıar hayal meyal sisler arasında
Bir daha ne zaman yürüyeceğiz Aşiyan'da
Vaniköy'den denizi ne zaman seyredeceğiz
Bir daha ne zaman tek nefes olacağız seninle
Hani insan kaybedince anlar ya değerini
Ben şimdi anlıyorum...
Aslında İstanbul sendin
Sen de İstanbul
Kayıt Tarihi : 22.4.2006 18:39:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




TÜM YORUMLAR (2)