O yıllarda köye çok kar yağardı
Köylü bunu bereketten sayardı
Babam kapı boyu tünel açardı
…Anam arka damda inek sağacak.
Bir gecede tünel tekrar dolardı
Küpteki turşunun hepsi donardı
Örtmenin içine kuşlar konardı
…Tezek sap samandı bütün yakacak.
Bazı gece köyü kurtlar sarardı
İtlerin cümlesi birden havlardı
Babamın da dolma çiftesi vardı
…Köylü mecbur silahlanıp çıkacak.
Zifiri karanlık göz gözü görmez
Tipi savurdukça hiç aman vermez
Kangallar kovalar çok uzun sürmez
…Herkes ahırına mecbur bakacak.
Canavar denirdi çoktu öyküsü
Dede dağda parçalamış öküzü
Korkum boşmuş bizim itin ikizi
…Biri vurmuş bu mu kapı yıkacak.
Babam memur olup Sivas’a gitti
Okul başlayacak haytalık bitti
Anam gitmem diye yeminler etti
…Mecbur gidecek çok da ağlayacak.
Adana/2000
Örtme : Üstü dal ve toprakla kapalı etrafı açık
gölgelik
Kangal : Çoban köpeği
Haytalık : Başıboşluk,
Dede dağı: Köyün doğusunda Erciyes’e bakan dağ
Ahır damı : Hayvan barınağı, genelde evin avlusunda veya
yakının da olur.
Kayıt Tarihi : 16.9.2012 13:40:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!