-.Anılar Ve Tezek Şiiri - Durmuş Karabulut

Düşlerimle şimdi köyümdeyim,
Beşbuçuk yaşımın anısında...
Üstümde anamın diktiği entari..
Okula gidiyorum herkesle bir oynaya-güle
Çimento torbasından uydurma çanta ile....

Sabahın ilk saatleri okul öncesi
Camiye giderdik kız-erkek,
'-Sühaneke-'den, '-Elemtere-'ye,
Ellerimizde birer tezek....
Çocukluğuma denk yaramazlıklar
Dürterdi içten-içten...gereğini yapardım.
Gülerdim olurlara-olmazlara, dışardan dışardan...
Nece çubuklarla kabardı ensem kulaklarım,
Hocanın anlayışından...

Düşlerimle şimdi köyümdeyim...
Anılar dökülür toprak sıvalarca.
Kamış üstüne toprak serili damlardan
Kerpiç duvarlar arasından...
Gıcırtılı nağmesiyle yuvağın
Dam yuvaklarım yağmur öncesi.
İstediğim kadar kar yağdırır,
Sonra da kürelerim...

İnce ince tüten dumanlar akşam üstleri,
Anlatır toprak damlar altındaki üşümüşlükleri
Ocaklarda pişen yemekleri...
Sesler gelir köyün bir yakasından.
Herkes herkesin sesini tanır.
Ve bilir kim-kimi çağırır.
Ya çocuk çağırılıyordur adı ile bir
Ya komşudan istenen hacet içindir
Yada gelin - kaynana kavgasından...

Harman yayılırdı çocukluğumda...
Öküzler, atlar koşulu dövenlerle
Dön Allah dön saplar üzerinde...
Gözler kapanır...baş ağırlaşır
Tatlı bir uyku basar öğle sıcağında...

Sürüler götürülürdü kırlara; inek-koyun-hergele..
Dağılır, yayılır gönlünce herbiri...
Akşam olunca döner köye
Bir toz bulutuyla üstlerinde,
Şaşırmadan hepsi gider bulur evini...

İkindi vakitleri çokluk,
Pişiler dağıtılır kutsal kandiller, geceler için
Çubuklara takılı tahta sehpaya
Dizer aldığı pişileri her çocuk...

En çok oruçlu günleri severdim.
Kentlerin kapalı mutfağına karşın
Açık ocaklarda pişen yemek kokuları
Yayılır sokaklara her evden.
Bir başka açlık duyulur ağır...
Akşam ezanının okunmasına yakın...

Yaz akşamları çıkan serinlikte
Karanlık basmasıyla basar uyku.
Yorgunluğunu yeni anlarsın dinlenirken
Ninniler dağıtır evlere ardsız-arasız
EĞLEK ÇEŞMESİ'nden akan su...

Düğünler olur el bollanınca
Klârnet, Çalpara, davul,
Bir ortak...çalgıcıları gibi
Gelinler getirmeye yeni bir yaşam için...
Ya harman sonu... ya pancar parası alınınca...