Gülüşüne şiirler yazdığım kadın,
bana bu dünyada cenneti yaşatan kadın,
varlığıyla acılarımı silen kadın,
saçlarına dokunamadığım kadın,
elini tutamadığım kadın,
bir bakışıyla içimi cız ettiren kadın,
Tan yeri ağarıyor ağırdan
leyanın haberi yok bundan
Mecnuna hastretten gecesi gündüzü
baharı kışı...
Mecnun Leylaya hasret
yokluğunda eridi dağlar taşlar
Yükledim onca yaşanmışlıkları bir gemiye
gidiyorum meçhule, sensizliğe.
Dalgalar çarpıyor öfkeli bir şekilde
her çarpışta bir sızı kopuyor yüreğimde.
Gidiyorum istanbulun ayazında
ankaranın sisli sabahında.
kapkara geceye düştü yine hüzün
mum ışığıyla aradık kaybolan merhameti
çok iyi insanlardık , yok ettiler bizi.
ağaçtan kopan son yapraktık biz
yere düştüğümüzde ağlayanımız yoktu bizim.
kendimiz düştük , kendimiz yandık şu evrende
Durgun denizlerde at kulacını
vazgeçme gideceğin yoldan
bırak yaprakların ölümün rengini alsın
tabutun meşeden yastığın taştan olsun
mezarının başında dua edenin bulunsun .
sen içindeki çocuğu dinle
Bugün sensiz geçen günün kaçıncısı bilemiyorum
Sol tarafımda bir acı var bir türlü iyileşemiyorum.
Bugün kaçıncı takvim yaprağını yaktım hatırlayamıyorum,
Gittiğin günde kaldı aşkına adadığım ruhum.
Son bir fotoğrafın vardı bende , güldüğün
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!