Sabahın seher vakitleri. Tek başıma evimde oturuyor ve çayımı yudumluyorum. Iki de yumurta kırmışım ki, keyfime diyecek yok hani. Zil çalıyor, ' ALLAH ALLAH,sabahın köründe kim ola ki? ! ' diye pencereden bakıyorum.
- Kimsiniz, alooo?
- Ne olursunuz yardım edin, kocam beni öldürecek...! Nolur.
Delikanlı çağım, düşünmeden koşuyorum mutfağa, heyecan basmış ya, alıyorum bir meyve bıçağı. 'ne olur, ne olmaz. Tedbirli olmak gerek' diye düşünerek fırlıyorum aşağıya. Karşımda ki kadın berbat bir durumda. Yüzü gözü kan içinde. Belli kocası kötü dövmüş, sinirleniyorum. Caddeye bakıyorum, sağa sola bakıyorum ama kimse yok!
Kadına dönüp:
- Buyrun yukarıya çıkalım, size yardımcı olayım. diyorum, çıkıyoruz yukarıya.
Yukarıda bizzat tarafımca sorgulama başlıyor.
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,