Bu topraklar anaydı yedi memeli
kor ateş tırnaklarıyla kanatıp alnını
derin çizgiler atmakta son takvim sayfalarında
kirli, puslu bir savaş incir çekirdeğinde
yüzlerinde kimliksiz bir düş izi esmer çocukların
yırtık bir hayal üstüne giyindiği
vatan için ölürüz diyenlerle aynı vatanın çocukları
dedelerinin yazdığı tarihin evladları
var mıydı farkları
bileklerini kestiklerinde akan mıydı
hani bayrağa birlikte rengini veren
hangi çocukluğa yakışır ki karalar
hepsi tertemizdi analarının beşiklerinde
sözde farklılığı zenginlik sayabilseydik
ve körüklemeseydi ırkçılık
ırkçılığı
doğurmasaydı nefreti, kini
ulumasaydı depremi çağrıştıran itler dağlarda
beyinlerinde ütüleyip kafatascılığı
vatan sevgisi gibi göstermeselerdi gocuklu celepler
...
ölümün haritasını çizenler
her iki safdanda
barışa tükürüp kanlı, veremli balgamlarını
çöküşe imza atmasalardı
...
kırmızı hatlı iktidarsızlığın çaresizliğinde
avuç avuç içildi acılar
ne canlar verildi
ne fidanlar kurudu
hepimiz kardeşiz türküleri seslendirilirken
ne kadar kardeşdik
ne kadar sevdik kendimiz gibi olmayanı
ve sabahları tek tip giyidirilmiş çocuklar
bağartılırken dayatılan etiketleri
kim ne kadar kendi gibiydi
sular çekilip aysberg güneşle tanışalı
gönüllerden kin yerine sevgi akmalı
insanlığın güneşi eritmeli o buz kütlesini
oluk oluk dereleri doldurmalı
topraklara bereket gelmeli
silahın gölgesinden uzak
kalkındırmalı karı erimeyen dağları
sofralara aş gelmeli
baş edilmeli yoksullukla
...
çığlıklar çarpışırken havada
hesabı yapılmalı
kınından çıkan kılıç sözlerin
böl - yönet oyununa gelmeden
...
bu topraklar anadır yedi memeli
ki; analar kayır(a) maz hiç bir evladını...
Kayıt Tarihi : 27.10.2009 06:38:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)