ANARKEN YORULURUM
Aşsam duvarları gelsem binbir zahmet yanına
Oturup beraber odunluk başına
Çörtenin suyu da berrak mı berrak ha
Zaman unutturmasın aman avuçla yudumladığımız tadını da...
Zemheri soğuğuna gelir tam çift sürmeler
Ekinlerin toprağa saçılması tarlalarda
Yapışır kalır karasaban, soğuk perçinler eline
Oldu olacak akşam bitecek son evlek bu güne...
Filizlenip başağa durduğunda buğday sapları
Orak gelir tarlaya avuç avuç yere yıkar onları
Gem olur, demet olur, yığın olur bekler sırasını köşede
Düven hazırdır harmanda Kağnıya bağ bağ yüklendiğinde...
Doğa vermiştir ödevi yaşamak gibi elinize
Şaşırmaz, sıra beklemez, atlamaz, affetmez
Günün yirmi dört saati programınız sizinle
Yorulurum arı gibi kanatlarınız aklıma düşünce...
Çoluk çocuk, ana baba tek bir bedendi her aile
Tarla, bostan, odun taşımak, hayvan bakmak
Devam eder zamansız duraksız zincirleme
Bitkin düşer yüreğim anarken yaptıklarımızı bugün bile...
Muharrem Akman 7/12/2019 Zonguldak
Muharrem AkmanKayıt Tarihi : 11.12.2019 22:54:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!