Anadolum Kalk Şiiri - Hazan Altun

Hazan Altun
37

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Anadolum Kalk

İnce ip üstünde bir hayat.
Hani bir hareketle dibe inecek.
Çiğdem veren,boncuk karlı tepedeyken,
Öyle bir tufan ki,öyle hunharca yaşanan......
Şarkıların saflığı vardı yüreğinde.
Sahtekarlık yoktu,dilinde özünde...
Toprağın mis kokusu vardı,nefesinde.
İncitildi,hazan oldu her mevsimde...
Ninemin odunda pişirdiği bulgurlu fasülye,
Dışı zifiri olmuş kazanda,çökeleğin hası,
Dalından koparıp,közlenen mısır,
Kızılcık ağacı altında işlenen kaneviçe....
Şimdi bir ince ipe bağlanmış kalmış hayat..
Karanlığın en siyahında yaşlanan..
Zincirin kör halkasına takılmış umut..
Tüm hüzzam,tüm hicaz şarkılar sana ağlıyor,
Uzak ve soğuk iklimin anadolu kızı,
Kalk! ! ! .. yakışmaz sana omuz düşürmek...
Yüreğinle,edebinle,ahlakınla dik dur...
Senki yemyeşil dağların eteğinde doğansın.
Bırak hazanları ipte durduğu yerde kalsın..
Yüreğin olsun geçmişin,gözlerin anadolu olsun...
Dimdik dur ki yaşamın,geçmişinle yoğrulsun...
Geleceğe ışık tut,nesillere bu yol olsun.
Kalk anadolum,kalk! ! ! saflığın güzel anası,
Başın ebedi,dik olsun.....
Çıkar matem giysini,korkma...
Asaletin toprağında,sil gözünü,yaşların son bulsun......

Hazan Altun
Kayıt Tarihi : 13.10.2009 17:01:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Abdulrızak Kılıc
    Abdulrızak Kılıc



    asaletin çığlıklarını en kalbi duygularımla selamlayarak,
    kutluyorum




    saygılar...

    Cevap Yaz
  • Sebahattin Altınpınar
    Sebahattin Altınpınar

    Anadolum Kalk

    İnce ip üstünde bir hayat.
    Hani bir hareketle dibe inecek.
    Çiğdem veren,boncuk karlı tepedeyken,
    Öyle bir tufan ki,öyle hunharca yaşanan......
    Şarkıların saflığı vardı yüreğinde.
    Sahtekarlık yoktu,dilinde özünde...
    Toprağın mis kokusu vardı,nefesinde.
    İncitildi,hazan oldu her mevsimde...
    Ninemin odunda pişirdiği bulgurlu fasülye,
    Dışı zifiri olmuş kazanda,çökeleğin hası,
    Dalından koparıp,közlenen mısır,
    Kızılcık ağacı altında işlenen kaneviçe....
    Şimdi bir ince ipe bağlanmış kalmış hayat..
    Karanlığın en siyahında yaşlanan..
    Zincirin kör halkasına takılmış umut..
    Tüm hüzzam,tüm hicaz şarkılar sana ağlıyor,
    Uzak ve soğuk iklimin anadolu kızı,
    Kalk! ! ! .. yakışmaz sana omuz düşürmek...
    Yüreğinle,edebinle,ahlakınla dik dur...
    Senki yemyeşil dağların eteğinde doğansın.
    Bırak hazanları ipte durduğu yerde kalsın..
    Yüreğin olsun geçmişin,gözlerin anadolu olsun...
    Dimdik dur ki yaşamın,geçmişinle yoğrulsun...
    Geleceğe ışık tut,nesillere bu yol olsun.
    Kalk anadolum,kalk! ! ! saflığın güzel anası,
    Başın ebedi,dik olsun.....
    Çıkar matem giysini,korkma...
    Asaletin toprağında,sil gözünü,yaşların son bulsun......

    tebrik ediyorum. harika bir şiir okudum kaleminizden. emeğinize yüreğinize zihninize sağlık
    şairem. list+10

    Cevap Yaz
  • Mahmut Nazik
    Mahmut Nazik

    Buluşların güzeldi sevgili şaire anadolu yine bu toprağın zenginlikleriyle imgelenmiş.. yüreğine sağlık

    ÜLKEME BENZER GÖZLERİN

    Ülkeme benzer gözlerin
    Bazen ahulu
    Bazen buğulu
    Deler geçer yüreğimi
    Kirpiklerin ağulu

    Ülkeme benzer gözlerin
    Bakışın
    Bir direnişin manifestosu
    Kapama gözlerini
    Kaybederim sevdamı
    Ben sensiz şaşarım
    Şaşırırım yolu

    Ülkeme benzer gözlerin
    Denizlerince bilge
    Toprağınca üretken
    Dağlarınca uslu

    Nehrince çılgın
    Güneşince sıcak
    Baharınca coşkulu

    Kaşların Kafkas kartalı
    Fırat’tır coşar deli dolu
    Yeşilinde Dicle akar
    Dağlar dayanmaz bakışına
    Çeliği büker
    Bir işmarınla
    Bin yiğit baştan çıkar

    Ülkeme benzer gözlerin
    Gâh düşlü
    Gâhı telaşlı
    Sevgi dolu
    Güzünce yaşlı
    Çiçeğe durmuş papatya gibi gülüşlü
    Umut dolu gözlerin maviye çalar
    Ondördünde ay gibi bakar
    Anadolu gibi asil ağırbaşlı

    Ülkeme benzer gözlerin
    Bazen eser bir deli rüzgar
    Türküye durur
    Yemyeşil bir selvi bir çınar
    Kimi zaman kine
    Dirence kesmiş yüreğin
    Belli ki için için kanar
    Belli ki kendini
    Kökünü kökenini
    Belli ki geçmişini
    Yitmişini arar

    Ülkeme benzer gözlerin
    Kavgan sınıfsal
    Acın cinsel
    Her yanda kin
    Örselenmiş sevdan
    Harami
    Hoyrat ellerde
    Dişlenmiş memelerin
    Kan kokar

    Bilirim
    Bu sahte
    Bu eğreti
    Bu düzmece
    Bu bet bu beter
    Bu lanet düzeni
    O bakışların utancı yakar

    Bilirim
    Cinselliğin
    Sınıfsallığın
    Köleliğin zincirini
    Yine sevdan kırar
    Bir umudum sende
    Bu dokuz kapılı zulmün kalesini
    Yıkarsa
    Bu gözlerin hıncı yıkar

    Sen ki asi
    Sen ki asil
    Sen ki güzel narin,
    Sen tertip sen düzen
    Sen güllerce kibar
    Sen ki nazlı nazenin
    Sen cilve işve cazibe
    Ve sen ki dilber

    Kolay değil
    Durman duyarsız kalman öylesine
    Kolay değil
    Asiye, anne
    Soyulana Sövülene
    yar olmak kolay değil
    Ezilene sözcü
    Direnene dövülene gözcü olmak da öyle

    Havva Anamız ki
    Bedelinin cennet
    Bedelinin sürgün
    İblis
    Ve nefisle kavga
    Olduğunu bile bile
    İsyan etmişken
    Gelmezken ipe sapana sen
    Örgütlemişken Adem Baba'yı yasağa yulara

    Korkağa, yalakaya
    Yalağa yalamığa helalli olmak
    Hırsıza haine hanım olmak
    Hele ki sülüğe sümsüğe nikahlı olmak
    Ölümden de beter

    Ülkeme benzer gözlerin,
    Sen ki

    Gördes’li Makbule
    Sultanahmet’te Halide, Nakiye
    Erzurum’ da Nene Hatun
    İzmir de Asker Saime

    Amasyalı Adil kızı Zeynep
    Tarsuslu Kara Fatma
    Osmaniy’de Kılavuz Hatice, Tayyar rahmiye,
    Erzincanlı Osman kızı Emine
    Binbaşı Ayşe Kadın

    Bimem ki hangi sayfaya sığar
    Her dağa
    Bir karış toprağa
    Batarsa güneş seninle doğar
    Ögürlüğe,azatlığa
    Her güzlliğe
    Mührünü vurmuş adın

    Sen yar
    Sen ana
    Sen ki
    Kadeş’e mürünü vuran kadın Tavana

    Üretken Kibele
    Sen özgür kadın amazon
    Sen ki
    İsa’ya
    Musa’ya
    Mustafa Kemale
    Yani sen
    Güneşe
    Güzele
    Gülüşe gebe

    Troyalı Helen’den
    Aslı’ya Şirine
    Şu çile çeken annene;
    Sevdasını taşır nice aşkların
    Güvercin gibi barışın
    Bir salkım üzüm gibi kardeşliğin
    Hasrettir sevgiye
    Çalışmaya ve bilgiye

    Yaprak gibi bölüşmeye
    Bahara durmuş toprak gibi üretmeye
    O olmayası
    O kahrolası
    İlk aletin keşfinden bu güne
    Kalmışsın
    Gücün merhametine
    Susamışsın hürriyetine

    Bilmez misin
    Bu zehri
    Bu kahrı
    Bu çamur çepel nehri
    Bu cünüp, bu cenabet şehri
    Yıkayıp yursa
    Göz yaşların yıkar

    Başağa durmuş buğday benizli
    Karanfil gibi esmer
    Gül gibi pembe
    Çiğdem gibi beyaz tenli
    Bir nice güzelin
    Özlemini taşır
    Hakkın adaletin
    Aşkın sevginin
    Eğersiz amasızının
    Hesapsız kitapsızının
    En basit bir canlı kadar özgür olmanın

    Ülkeme benzer gözlerin
    Gözlerinde görürüm
    Haini laini
    Riyayı yalanı
    Gözerinle gülerim
    Sevdanın
    Sevişin
    Sevincin
    Sevginin
    En safını
    En yalınını
    En özelini

    Gözlerinde yaşarım
    Devrimin
    Değişimin
    Eytişimin en hasını
    En güzelini

    Can demişim sana
    Canan demişim
    Yar demiş yanmışım
    Yaren etmişim
    Adını anmışım
    Ayağım taşa takılsa

    Gülüşünü gül
    Ninnini türküme dil
    Saçını sazıma tel
    Yüreğini sevdama yol etmişim

    Bilirim
    Kanını
    Cananını
    Sevdanı
    Her şeyini
    Her yanını verdin
    Ölümüne sevdin bilirim

    Sen ki asi
    Sen ki asil
    Sen ki güzel narin,
    Sen erenler evliyalar
    Nice yiğitler anası
    Sen vefa,
    Sen cefa
    Sen Meryem
    Sen Havva
    Kanını can etmişsin
    Kara sevdalısına
    En acılısına yavrunun
    En belalısına yârin

    Gelmişim kapına
    Son umudum yeşilinde
    Gök mavisinde
    Gözlerinin
    Zeytin karasında

    Üçlerin
    Kırkların yedilerin
    Yüzü suyu hürmetine

    Göklerin
    Denizlerin
    Toprağın ve yıldızların
    Havada uçan
    Dalda açanların
    Yerde bitenlerin sevdasına
    Düşenlerin
    Düşünenlerin
    Hakkına hatırasına
    Tut da elini
    Al götür sevdanı yarınlara
    Sen veririsin bilirim
    Aşkın da acının da en güzelini

    Çocukların
    Çiçeklerin
    Kuşların böceklerin hatırına
    Ne olur
    Allah aşkına
    Ülkene sevdana ve özgürlüğüne
    Kapama gözlerini

    Mahmut NAZİK 13.04.2009 Mersin

    Cevap Yaz
  • Halil Müftüoğlu
    Halil Müftüoğlu

    Anadoluda yetişen bir anadolu kızının başka yerlerde de yaşasa o büyüdüğü ortamın mistik havasını oldu olası özleyecektir.İnanınızki bu şiirinizle köyümü ve orda olanları bir siname şeridi gibi seyrettim.Yaşadığı özlem duygularını kaleme alıp şiir haline getiren siz şairemi tebrik ediyor ve şiirinizi de tam puanımla puanlıyorum efendim kalınız sağlıcakla.
    Bu mesajımı sil

    Cevap Yaz
  • Halil Şakir Taşçıoğlu
    Halil Şakir Taşçıoğlu

    O KADAR USTACA,O KADAR GÜZEL
    BİR ANLATIMI VAR Kİ ŞİİRİN,
    OKUMAYA DOYUM OLMUYOR.
    SEVEREK OKUDUM.
    GÖNLÜMDEN KUTLUYORUM.
    TAM PUAN VE DE SAYGILAR SUNUYORUM.
    ..............................HALİLŞAKİR

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (10)

Hazan Altun