Anadolu'm Şiiri - Faik Kumru

Faik Kumru
9

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Anadolu'm

kaç millet ana dedi süt emzirdin döşünde
kaç millet vatan bildi gülüverdin düşünde
sâdık rüyâ görürler senin sırlı bağrında
fecrine göz kırparlar derin sırlı çağrında
bir muştu ötelerden dağı bağa çeviren
bir kılıç ki gül diken sırtı yere deviren
asırların başında çiçek açar bir ilin
Nazlı anam zülfünde lüle olur saç telin
medeniyet istikrar eşiksin Anadolu’m
yetimlere bir dâye beşiksin Anadolu’m

yârin gül dudağında içilmemiş şebnemsin
uyurken kucağında rüyâlarla hem demsin
öylesi tadılmamış damakta bir lezzetsin
sevgilinin koynunda taşınacak izzetsin
bora fırtına gelse semânda meltem olur
nezih havâna erse ar edeb elzem olur
suyuna giren kara temizlenir paklanır
ulaşırsa mülküne cümle suçlar aklanır
mürde cana bir nefes bir cansın Anadolu’m
kırık gönle bir yâren canansın Anadolu’m

ninni sesi yükselen ana evi senmişsin
masallarda kükreyen koca devi yenmişsin
destan sende yazılır sınır sende çizilir
mazlûmlar avdet eder hudûdunda dizilir
düğüm sende çözülür müsâade sendedir
mühür sende basılır hüküm sâde sendedir
ey zâlime kalkan el bana tezden ferman ver
gözüme gönlüme fer dizlerime derman ver
insanlığa bir baba âdemsin Anadolu’m
uygarlığa basamak kademsin Anadolu’m

binbir evliyâ koşar buğulu sabâhına
yunacak gönül düşer ay tuğlu dergâhına
yüz sürülür eşiğe canlar girer semâha
el pençe dîvan durur göz kapanır tamâha
engin olur kapısı girilir edeple Hû
eğilir giyer zırhı zirveye erer rûhu
izbede çile çeker kırk yamalı urbayla
yetime erzak taşır sırtındaki torbayla
ilden ile bereket ihyâsın Anadolu’m
hece hece nezâket hayâsın Anadolu’m

hassastır terâzisi hak tartar her kefesi
kadimdendir mâzîsi sır taşır her nefesi
huzur yükselir tizden bir dize duy Mısrî’den
her makam mûsikîden bir nefes çek Itrî’den
kalem cızırdar sessiz beyit düşer kâğıda
âşık mâşuk habersiz yâdı kalır ağıda
nice kara sevdâ var havasıyla suyunda
âşıklara melcedir letâfet var huyunda
sazı inleten bozlak yanıksın Anadolu’m
her şarkıya türküye tanıksın Anadolu’m

kubbede kilit taşı gönüllerde payanda
gürül gürül kaynağın serinlik var mayanda
feryâda kulak veren kutlu bahar ülkesi
kuşa kurda inâyet mazlûma imdad sesi
ağyar icâzet alır tâ Acem’den Fîzan’dan
cümle âlem bahtiyar zerre tartan mîzandan
efkârı her dem tüten mâzînin yeli eser
gül dikilmiş bahçeye uzanan eli keser
imbikten geçen suyun arkısın Anadolu’m
bu âlemi nizâmın çarkısın Anadolu’m

Söğüt’ün saçlarında uğuldayan bir yelsin
târihi çalkalayan coşkun akan bir selsin
yeşil renge boyanır bir katre suyla fidan
göğe doğru tırmanır zâil olur ol figan
ham pişer olgunlaşır demle cezbeye gelir
her gece bir koy aşar dolar heybeye gelir
giden hasrete düşer dayanmaz hicrânına
her kul vuslata erer akıl ermez devrânına
ganî ganî mutluluk yâransın Anadolu’m
huzûru bir harç gibi karansın Anadolu’m

gökçek yüzlü kadınlar gözleri derin kuyu
dili şeker şerbettir öyle güzeldir huyu
hayalleri tertemiz beyaz gelinlik gibi
dilberine meftûnuz gölge serinlik dibi
her mevsim güneş açar her hâne neşe huzur
servi kavak altında esenlik eder zuhur
Gül Devri’nden misal ver ar timsâli Ashab’dan
ol edeble mâmur ki mîras düşer âdabdan
bedende yürek gibi atansın Anadolu’m
mahşere dek pâyidar vatansın Anadolu’m

Faik Kumru
Kayıt Tarihi : 12.3.2025 00:04:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!