Anadolu (Gazi) Hareketi, Bir Sanat Har ...

Bayram Kaya
2924

ŞİİR


13

TAKİPÇİ

Anadolu (Gazi) Hareketi, Bir Sanat Hareketi Mi İdi? 7

7Anadolu hareketi kendisini yokluklar içinde iken; siyaseten dışa karşı bağımsızlaştırmıştır. İçte imece kolektif işlerliği ile karma ekonomi ile Olgunlaştırmıştır. Hukukunu da, dış dünyanın etkisi ile daha henüz tam da kendi ilişkileşme düzeyini temsil eder olmamakla beraber yasallaştırmıştır. Bu da o sistemin, kendi iç yetersizlikleri zorunluluğunun girişen yarar zarar dayatmasının bir tercihidir. Bu hukuk düzenlenmesi, kendi ilişki sürecine göre yeni yeni sokulan durumların, yasallığına hitap eder düzenlemelerle hem atılımcı olacaktı, hem de çelişkiler koyar olacaktı. Bu daha sistemin önderince başlangıçta bilerek üslendiği bir yüklenişti. Sanatta bir risk alış değil miydi?

Geçmişler (sanat eserleri) kendi olgunluğunu, kendi hareket dinamiklerinin sönümü ile geleceğe aktarırlar. Geçmişin aktarılan bu zenginliği, yeni dinamiklerin (üretim paylaşım ilişkilenişlerinin) oluşan hareketlerinin üretilmesin de, yeni oluşacak şartlara gübre etkisi yaparak, besi değeri sunacaktan, bir dayanak olaraktan, berdevamdırlar.

Sanat yolun işlevinden çıkardı, semavi olduğunu söyleyen nakilden değildi. Gazi, kendi hareketinin içine, içinde çıktığı haldeki mevcudun olumlu olan ve olumsuz yoksunluklarından çıkan girişmelerden bir harman yaptı. İşte bu harman yeni sürecin dalgalanma seçeneklerinin uygulanması olaraktan, yepyeni ve özgürce bir toplumun var edilişidir.

Sanat halk için yapılmazdı, sanatın halka hitap eden bir yanı da mutlaka vardı. Halkın parçalı kişisel devinir olma yansımasının ortaya konmasıdır. Sanatın halka aitliği vardır. Tıpkı oğuz Kaan Destanı'nın Türk halkına ait olması gibidir. Emsal uluslarla, kıyası kabillik teşmil eder. Gazi hareketi temelde halk destekli bir halk gücüdür. Tam anlamıyla halkın gücüdür ve mevcut devletin desteği yoktur. Aksine, mevcut devletin gücü, gelişmeye direnen bir karşı yapıdır.

Böyle iken halk gücü destekli iken, hareketin yönelimi toplum için öznelleştirilmiştir. Hareketin sonunda toplumun gücü ortaya çıkmıştır. Hareket üreten bir yapı olan toplum için olmuştur. Toplumun üretimi de halkın sağlayışıdır. Burada uymayan husus, halkın öznelliği toplumun gücünü sağlamaz. Toplum için oluşturulan olgu ve olaylar daima halkın çok kesimi ile zıtlanabilmektedir. Bu sanatın aykırı oluşunun Mustafa Kemal yönüdür. Yani yukarıdaki ilke gereği halkın tutumu özneldir. Toplumsal değildir. Ancak halk, bıçak kemiğe dayandığında, toplumsallığı, bir anlayış olarak değil de, bir görevin ifa uysallığının kabullenişi içinde, bir yüküm anlayışı ile tutumlaşırlar. Halkın öznelliği; halkın kendi tutumlarını, kendi alışmalarını, inançlaştırıp kutsallıkla, dokunulmazlıkla değişmez kılan yaşam birlikleridir. Bu halkın, toplumsallığı taşıyamazlığı anlamına hiç gelmemelidir. Bu konuda toplum ve halk yazı dizime bakılabilir.

Bu nedenle, halka mal olan ya da halka zıtlanır gibi olan, yanına rağmen; sanatın gücü (Gazi hareketi, Anadolu hareketi): toplumsaldır. Boğaz köprüsünü halk yapamaz, kişi yapamaz, toplum yapar. Karda kışta, kıyamette, yolda kalmanız halinde sizi halk değil, toplumun işleyen gücü, sanatı kurtarır.

Toplum içinde; herkesi çiftçi yapamayacağınıza göre, toplumu ve halkı çiftçi gibi, çiftçilikten anlayan biri de, yapamayacak olmanızın zorunlu ilkesi geçerlidir. Esasen herkes çiftçi olur ama toplum işleşmez.

Sanat yaşayacak durumda olan toplumların ve halkların konusu iken; Mustafa Kemal ve Mustafa kemal'in sanatı, yaşayacak zaruretsel durumun en kıt olanaklarını, elinde tutan halkın ve toplumun ayağa kalkma sanatının, bağımsızlaşan ve devrimleşen tepkilerle, ardıllaştırılan, olgunlaşan süreç sanatıdır.

Siyasal ve siyasi özgürleşme babında, her sanatın piyasaya mal oluşu gibi bir sanattır. Mazlum ülkelerce şartları ile her yönü ile olmasa da (zaten her yönü ile olmaz ve olmamalı da): taklit edilip tüketilen bir süreç halinde(teknoloji ve seri üretim) , taklitle benimsenen sanat haline gelmiş, tüketilmiştir.

Seçeneklerin varlığını kabulle, illa bu böyledir demeyen bir sanattır. Tutumlar aklın ve bilimin dölleşmesinden seçenekleşiyordu. Bu yüzden de sanatını sürekli ve değişken olan yapının eline emanet ediyordu.

Bu nedenle, sanat seçenekli olduğu için (eskinin tek sürer olmadığını bildiği, gördüğü için) eskiyi
yıkmıştır. Toplumsal gelişme, hem bir zorunluluktur, hem de bir seçeneklilikti. Tıpkı bir sanatın seçmeci olması gibidir.

Çok temel bir sanat ayrımı da şöyledir; görevlendirme ve ısmarlamayla sanat üretilemezdi. Anadolu (Gazi) hareketi de bir görevlendirme ve ısmarlama sipariş değil bu yüzden arı bir sanattı. Şimdiki yapımızın sanat üretemeyişinin temel nedenlerinden biri, ısmarlama ve sipariş üzere devinmedir. Bunlar AB, İMF, ABD gibi emperiyal oluşumlarla devreye sokulmaktadır.

Bunun başarısızlık öfkesini de, başörtüsünün, tarikatlaşmanın bir fikir ve anlatım özgürlüğü olduğunu bağırmakla ifade etmektedirler. Bununla kalsa anlarım. Bir de bunların mazlumu oynayıp, demokratik hak ve sivil toplum örgütü görülen; akıl, bilim, mantık izansızlığı şaşması da yapılana, tüy dikmektedir.

Sürecek

Bayram Kaya
Kayıt Tarihi : 2.7.2010 23:51:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Bayram Kaya