Her zaman savaşların meydanı olmuşsun,
Nice yiğit yatar koynunda Anadolu.
Yetim kalmış küçük yaşta oğlunla kızın,
Genç yaşta dul kalmış onlarca ana-dolu.
Cepheye kılıç dövmüş, mermi doldurmuşsun,
Bebeğinin örtüsünü ona örtmüşsün.
Karabaş çekemeyince de eş olmuşsun,
Yalın ayak cephe yolları ana-dolu.
Hem ana hem de baba olmuşsun yavruna,
Büyütüp de kına sürmüşsün saçlarına.
"Git ya gazi ol, ya şehit dönme yuvana",
"Ben şehit anasıyım"diyen ana-dolu.
Namusu için her şeyini feda eden,
Zar-zor besleyip büyütüp asker eyleyen.
"Gitti de gelmedi yavrum" diye ağlayan,
Elleri öpülesi nice ana-dolu.
Saçlarını süpürge etmişsin yuvana,
Yemeyip de yedirmişsin yavrularına.
Aç, çıplak kalır da bildirmezsin düşmana,
Cennet ayakları altında ana-dolu.
Namus ve iffette adın geçmiş tarihe,
Üstüne yok yüksek ahlak ve dürüstlükte.
Dünyada adın anılır Osmanlı diye,
Ondan hala Anadolu’da ana-dolu.
03.05.2013
Kayıt Tarihi : 10.1.2013 19:30:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!