ANADOLU
Karıştırman beni başkalarıyla,
Dünyaların göz diktiği yer benim.
Beni olanlardan habersiz sanman,
..........Çözülmek istenen gizli sır benim,
..........Aranıp da bulunmayan pir benim.
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Buram buram Anadolum kokan koca bir yüreğin her kelamı her sözü sözümüz ve yüreğimizin sesidir...
Çok değil bundan on on beş sene evvel bu günlerin yaşanacağını görüp söylediğimizde insanlar inanmakta zorlanıp olmaz öyle şey siz hep kötü tarafından görüyor oradan bakıyorsunuz diyordu... Oysa günümüz o olmaz denilenlerin ayan beyan yaşandığı günlerdir...
Acıdır yüreklerimizde yanan kordur ağudur yutkunduğumuz...
Dün dağdaki çakallar bu gün meclisimizde cirit atar olmuş... Ayan beyan yüzümüze, değerlerimize hakaret edilir top yekun suskun bir halde dinler olduk... Hele öylesi günler geldi ki Türküm demek suç haline geldi...
Zor günlerden geçiyoruz, her gün onlarca şehit düşüyor Vatan toprağına, onlarca eve ateş... Adalet şirazesini kaybetmiş, her şey çıkar, menfaat...
Biz olmak unutturuldu şu Millete, şimdi hep ben moda...
Yüreğini, kalemini alkışlıyorum Hasan Bey... Sonsuz Selam ve Saygımla...++
Her dizesi buram buram milliyetperververlik kokan, duyarlı ve özbe öz vatan aşkıyla yanan, duygu ve düşence dolu bir şiir okudum Hasan Bey yürekten kutlarım. sevgi ve saygılarımla esen kalın. Mutluluklar sizinle olsun.
.DEĞERLİ HOCAM..KALİTE DEĞERİ OLAN ŞİİRLERDEN BİRİNİ DAHA OKUDUM KALEMİNDEN..TEBRİKLER..SELAMLAR
Üstadım Anadoluyu gerçekten çok güzel anlatmıssınız...Adeta ilmek ilmek Anadoluyu dokumussunuz dizelerinizde.Tebrikler...
Sinyali der, Korkut ağam haklısın
Sözlerini hak nazardan saklasın
Sevmeyenler ortasından çatlasın
........ Bu bayrak ki gözümde gurur benim
.........Aziz vatan özümde sürur benim
Duyarlı yüreğinizi, kaleminizi ve emeğinizi canı gönülden kutlarım sayın üstadım. Çok manidar dizelerdi.
duyarlı yüreğin gür sesini kutlarım
Bir Anadolu panoraması!.....
Geçmişten bugüne... dosttan düşmana hekesin ve her şeyin irdelendiği içeriğ dopdolu bir şiir...
Tekniği de kusursuz... 11'li hece kalıbıyla ama 3'lü bent ve 2'li kavuştaklarla türkü formunu çağrıştıran, yöresel kullanımların da :
'Şu yuttuğum çorba değil, çor benim,
Bundan kelli iyi olmam zor benim.' dile zenginlik kattığı, büyük bir dikkat ve emek verilmiş şiirinizi ve sizi içtelikle kutlarım Hasan Bey...
Saygılarımla...
Beyinler çözümle hiç buluşmazken,
Bünyeler helale hiç alışmazken,
Herkes çalıp-çırpıp, hiç çalışmazken,
..........Alınlarda damla-damla ter benim,
..........Çorbalarda buram-buram zer benim.
--Hasan hocam muhteşem bir şiir ,her bir dörtlüğü bir birinden nefis bir eser sizi ve şiirinizi kuluyorum saygılar sunuyorum.
Bu kez feci yara aldım, çok feci,
İniltime bakıp sorma; bu neci?
Her zerremden acı fışkırır, acı,
..........Şu yuttuğum çorba değil, çor benim,
..........Bundan kelli iyi olmam zor benim.
Off... Of ki ne off...
NE KADAR GÜZEL ANLATMIŞSINIZ YARALI YURDUMU.
Evet...İyi olmak zor gibi görünse de inancımızı hiç yitirmeden, tek yürek ve tek bilek olarak iyi edeceğiz evvel Allah...
Kutluyorum değerli yürek sesinizi...Saygımla HASAN BEY...Nicelerine...
Bu şiir ile ilgili 86 tane yorum bulunmakta