Anadolu Şiiri - Sami Çiftçi

Mezopotamya yetim doğmuş Anadolu tarihinden
Korkudan Mardin evleri sırtlamışlar birbirlerini
Manastırlar korkuyu koklarlar havarilerden
Diyarbakır surları bekçisidir geçmişinin Mezopotamya’nın
Asidir bugün, mirasını korur mirlerinin
Zindanı karanlıktır tarihinin gölgesinde
Doğanlar mazlum düşmez çığlıkları duvarları delse de
Bingöl’de göller ayrı düşmüşler sevdalarından
Urfa’yı peygamberler mekân tutmuştur,
Ve balıklar süzülür gölünde, insanların anlamsız bakışları arasında
Batman hüzünlüdür Hasankeyf’e mezar kazılıyor diye
Mezopotamya haykırıyor tarihi yok ediliyor diye
Süryaniler saklar kültürünü kendilerinden
Biliyorlar kendilerinin tarihi yasaktır diye…
Bitlis beş yıkılmış minareden bakar evliyalarına.
Hakkâri’den zapsuyu geçer Sümbül’ün eteklerinden
Cilo’nun bitmez zirvelerinde barış beyazı karlar
Van kalesi düşmüşlüğün hüznünü yaşar
Van gölü canavarsız daha bir gülümser süphan dağına…
Ve Dersim inattır bütün yalanların üstüne…
Başı diktir her daim coğrafyasına tecavüz ediliyor olsa da.
Ağrı ağır yaralıdır ağrı dağına yaslanıyor olsa da.
Mezopotamya gülümse, gülümse geleceğin aydınlıktır
Fırat, Dicle akar, tarih geleceğe aktığı sürece…