1964 yılında Doğu’nun ücrâ ve soğuk bir köşesinde dünyaya “merhaba” diyor, Sabiha Ateş Alpat...
Kars diyorlar adına... Soğukmuş; içleri sıcacık olan insanları üşüyormuş... Bu yüzden böyle garip bir ismi varmış şehrin. “Qerıs” imiş aslı ismin. Kürtçe; “üşümek” demek...
O’nun ilk çığlıkları sıcaklık getirmiş, ısıtmış geldiği evin içini, ısıtmış yeni ferdi olduğu aileyi...
Qerıs... Otuz yılı aşkındır hâlâ çehresi değişmemiş, Doğu’nun yetim şehirlerinden biri... Kafkasya’nın en güney eteklerinde, Kürdistan’ın en kuzey eteklerinde, “üşüyen şehir” Qerıs... Sırtına dağlar yüklemiş erkeklerin dağlardan da büyük dertleriyle, şiir kokulu kadınların mısrâ mısrâ bakan gözleriyle, “güneş görmeyen sularda” yıkanan çocukların cennet kokulu nefesiyle ısınan şehir, Qerıs...
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta