An olur güneş vurur
Hüzün yoktur, sürurla toprak titrer
Baharın muştusuyla yeni bir heyecan gelir
Umutlar doğar ilk kez; yeni bir fidan gelir
Yarılan başak, açan çiçek; çatlayan faydan gelir
Yağar yağmur, yeşerir dünya; her gelen Hay'dan gelir...
Tomurcuklar serpilir bir bir; gizemli saydan gelir
Anlaşılmaz bir hikmet; anla ki insan gelir...
An olur Güneş durur
Sevinçler biter, hüzünle beklenen an gelir
Hazanın korkusuyla, hayata hezeyan gelir
Umutlar tükenince; ömre heyelan gelir
Kapanır kapılar, zamanıdır; artık korkulan gelir
Derin bir uykunun eşiğinde, sonsuza cereyan gelir
Son ışık yanıp söner; sanki o Tur'dan gelir
Geri döner dünya, toplar yaydıklarını; bir ses ki Sur'dan gelir...
Topraktan fışkırır insan, anla ki; mizan gelir...
An olur biter zaman
Saf saf dizilir insan, doğduğu gibi üryan gelir
Tartılırken ameller, gaipten duhan gelir
Dile gelir azalar, dil susar, mahşeri tufan gelir
Bîçare insan, son lahza resulu sultan gelir
Sarar ümmetini şefkatiyle; senin de duan gelir
Bekleşirken ruhlar, Hak'tan bir ferman gelir
Mutmain olan kalbe, doyumsuz seyran gelir
'yaleyteni..........' derse nefis; korkunç bir devran gelir...
Kayıt Tarihi : 1.10.2007 20:38:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

'Yaleyteni küntü türaba' dememek için, ölmeden ölmeyi tatmak gerek.Anlamak, uygulamak ve tefekkür etmek gerek.
o Resul'un şefaatine nail olmak için dünyada onunla iyi geçinmek gerek.
İnşallah, inşallah.
Allah razı olsun efendim
TÜM YORUMLAR (6)