I.
Elleri el gibi kocaman
Beyazda bir nokta gibi kocaman
Kocaman boşluğun küçülttüğü her şey gibi
Biriyle kendini artırıyor durmadan
Biriyle koyunlar gibi güdüyor ötekini
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
GÜL KOKUYORSUN
gül kokuyorsun bir de
amansız, acımasız kokuyorsun
gittikçe daha keskin kokuyorsun, daha yoğun
dayanılmaz birşey oluyorsun, biliyorsun
hırçın hırçın, pembe pembe
öfkeli öfkeli gül
gül kokuyorsun nefes nefese.
gül kokuyorsun, amansız kokuyorsun
ve acı ve yiğit ve nasıl gerekiyorsa öyle
sen koktukca düşümde görüyorum onu
düşümde, yani her yerde
yüzü sararmış, titriyor dudakları
şakakları ter içinde
tam alnının altında masmavi iki ateş
iki su
iki deniz bazan
bazan iki damla yaz yağmuru
mermerini emerek dağlarının
şiirler söylüyor gene
ölümünden bu yana yazdığı şiirler
kızaraktan birtakım şiirlere
büyük sular büyük gemileri sever çünkü
ve odur ki büyüklük
şiir insanın içinden dopdolu bir hayat gibi geçerse
o zaman ölünce de şiirler yazar insan
ölünce de yazdıklarını okutur elbet
ve senin böyle amansız gül koktuğun gibi
yaşamanın herbir yerinde.
gül kokuyorsun, amansız kokuyorsun
bu koku dunyayı tutacak nerdeyse
gül, gül! diye bağıracak çocuklar bütün
herkes, hep bir ağızdan: gül!
ve herşeyin üstüne bir gül işlenecek
saçların, alınların,göğüslerin üstüne
yüreklerin üstüne
bembeyaz kemiklerin
mezarsız ölülerin üstüne
kurumuş gözyaşlarının
titreyen kirpiklerin üstüne
kenetlenmiş çenelerin
ağarmış dudakların
unutulmus çığlıkların üstüne
kederlerin, yasların, sevinçlerin
ve herşeyin üstüne bir gül işlenecek.
bir rüzgar, bir fırtına gibi esecek gül
yıllarca esecek belki
ve ansızın dünyamızı göreceğiz bir sabah
göreceğiz ki
biz dunyamızı gerçekten görmemişiz daha
geceyi, gündüzü, yıldızları
görmemişiz hiç
tanışmaya komamışlar bizi güzelim dünyamızla.
öyleyse dostlar bırakın bu yalnızlıkları
bu umutsuzluklari bırakın kardeşler
göreceksiniz nasıl
güller güller güller dolusu
nasıl gül kokacağız birlikte
amansız, acımasiz kokacağız
dayanılmaz kokacağız nefes nefese.
Edip CANSEVER
yine içim acıdı...böyle öksüz mü kalmalıydı büyük üstadın sayfası...eser 2001 yılında yayınlanmış bir tek yorum bile yazılmamış bugüne dek..yine Edip CANSEVER'in en sevdiğim şiirlerinden GÜL KOKUYORSUN 2000 yılında yazılmış ama bugüne dek sadece ve sadece 3 yorum var böylesine güzel, böylesine gül kokan,böylesine içerikli şiirine...hanı nerede şiirseverler?
öyle sahte bir dünyada yaşıyoruz ki değerlerimize bile sahip çıkamayan aciz bir millet olduk ne yazık ki!..
.bu gidişle nasıl gül kokar dünyamız bilemem üstat...
olmadık şiirler yorum rekorları kırarken gerçek şiirin hali içler acısı...
eeeee ne de olsa al gülüm-ver gülüm dünyası...
üstat mezarından kalkıp antoloji listesine alıp,puan veremezse hali de nice olur işte böyle...
arkadaşlar lütfen değerlerimize sahip çıkmasını bilelim...gerçek değerleri algılayabildiğimizde işte o zamani gül kokacak dünya...
hayallerimizin gerçekleşmesi,salt şiirlerde yaşanmaması dileğiyle Günün Şiiri'ni kutluyorum,
ruhun şad olsun büyük üstat!
saygılar...
Bu şiir ile ilgili 31 tane yorum bulunmakta