Amerika Şiiri - Yorumlar

Tebrikler hocam yüreğiniz dert görmesin kaleminiz daim olsun harika bir çalışma olmuş eee ne demişler ayıdan post gavurdan dost olmaz nice şiirlere hocam
Sonsuz saygılarımla

ŞİİR çok uzun olmasına rağmen bir sokukta okudum
her şey yerli yerinde hoşuma gitti
sizi çanı gönülden tebrik ediyorum hocam
selam ve saygılar size sağ olun var olun

Winston Churchill’in 1936’da “Bir damla petrol bir damla kandan daha değerlidir.” diyordu.Dolayısıyla bugün emperyalistlerin Ort.Doğu üzerinde gelinen noktaya bakılırsa,amaçlarına ulaştıklarını görmemek mümkün değil sanırım.Sanayi Devriminin başlamasıyla 18. yy.da buharlı makineler icat edildi.Bu makineler için ise kömüre, bazen petrole bazen de gaza ihtiyaç vardı. Bu arada makinelerin icadıyla fabrikalarda hızlı üretime geçildi. Batı da hammadde kaynağı çok azdı. Petrol, kömür ve tüm bu hammadde kaynaklarını bulabilecekleri en iyi yer tabii ki de Osmanlı ve Afrika idi. Bunun için çok detaylı projeler ayarlayıp önce Osmanlıyı parçaladılar. Sonra da Osmanlı’dan kopan toprakları tek tek işgal ettiler. Parçalanan her topraktan ufak ufak ülkeler kurdular. Daha doğrusu “sınırları çizilmiş küçük hapishaneler” oluşturdular. Suriye, Irak, Tunus, Cezayir, Somali, Libya, Suudi Arabistan, Fas, Mısır, Filistin, Türkiye Cumhuriyeti gibi sınırları çizilmiş ufak ufak hapishaneler… Bu hapishanelere tek tek gardiyan atadılar. Ve tabiî ki de “Türkiye Cezaevine(TC)” de bir gardiyan atadılar. Sonra tüm bu coğrafyalardaki yer altı kaynaklarını sömürmeye başladılar. Artık yer altı kaynakları tamamen Batı’ya akıyordu. Avrupa’ya ve Amerika’ya. Çünkü artık köle bizdik efendi onlardı. Sıkıysa yer altı kaynaklarımızı vermeyiz diyen bir lider çıksaydı! . Afrika ülkelerinin dünya üzerindeki en zengin ülkeler olması lazımdı. Çünkü en fazla yer altı kaynağı Afrika’daydı. Elmas, altın, petrol ve gaz en çok Afrika’daydı. Ama en fakir ülke Afrika’ydı. Açlıktan en fazla insanın öldüğü yer Afrika’ydı. Çünkü yer altı kaynakları Fransa, İngiltere, Amerika, İtalya ve Almanya tarafından sömürülüyordu.Bu bu caniler için canın bir kıymeti yoktu.Çocuklar açlıktan idrar içiyorlardı.Her yıl 15 bin çocuk (0.5yaş )açlıktan canveriyordu.Ve 24 bin yetişkin her gün açlıkla mücadelesini kaybediyordu.Bunca insanın öldüğü o dönemlerden bugünlere gelindiğinde sahi çok şey mi değişti sizce!Amerika İngiltere başta olmak üzere Batının oyununa geldi Orta Doğu, Türkiye ise işin cabası!Dolayısıyla Batılılar işgal ettikleri İslam ülkelerinin başına yandaş liderler atadılar . Hepsi Firavun soyunun devamı sözde liderlerdiler. Dini ırkı kimliği ne olursa olsun masumlar her zaman katledildi sömürüldü kendinden olmayana yaşam hakkı tanınmadı . Keza tarihe şöylesi bir baktığımızda , 11 Eylül 1973 tarihinde Amerika Birleşik Devletleri (ABD) destekli bir askeri darbeyle sosyalist Salvador Allende'nin Unidad Popular hükûmetini devirmiş ve ülkedeki sivil yönetimi kuruluşunun 48. yıldönümüne bir hafta kala sona erdirerek iktidara gelmiştir.Dolayısıyla Sosyalist muhalefete karşı acımasız ve kanlı bir kıyıma girişildi; darbenin ilk üç yılı içinde yaklaşık 130 bin kişi tutuklanırken, Pinochet'nin iktidarda kaldığı 17 yıllık dönemde yaklaşık 2.279 kişi siyasi nedenlerle öldürüldü, 1.000'den fazla insan "kayboldu", 30.000 civarında kişi işkence gören milyon Yahudi olmak üzere 17 milyondan fazla insanın ölümüne sebep olmuştur.Mao Zedong yine ,50 milyondan fazla insanı katletmiştir.Bir diğeri Josef Stalin ;Komünist Parti’nin ilk genel sekreteri acımasız katil Stalin! Lenin’in ölümünden sonra 1924'te Sovyet lideri olur. İktidara gelir gelmez Sovyetleri sanayileştirmek adına tarım üretimini yok eder ve korkunç bir kıtlığa sebep olur. Ukrayna’da açlıktan öldürdüğü insan sayısı 10 milyondan fazladır. 1930'ların sonuna doğru “Büyük Temizlik” adını verdiği bir girişim yapar. Bu girişim, kendisine muhalif insanları ortadan kaldırdığı paranoyak bir kampanyaya dönüşmüştür. Stalin’in parti konuşmalarında, kendisini 32 dişini göstermeden alkışlayan delegeleri bile öldürttüğü söylenmektedir. 1939 yılında Hitler ile saldırmazlık anlaşması yapar ama Hitler bu anlaşmaya uymaz. Bunun üzerine Sovyetler müttefiklere katılır ve savaş esnasında 23.9 milyon insan ölür.ve sayısı birkaç bini bulan kişi sürgün edildi. Evet değerli hocam aynı düşüncede olmayan milyonlarca insanın katledilişinin acımazsız tablolarından bir kesit sunmaya çalıştım.Amaç neydi ?Amaç tamda bura da başlıyrdu .Şiiirinizin konusu burada tüm çıplaklığıyla nüksediyordu .Haklara saygı insan haklarına saygı demokrasi adına özgürlük adına kendin gibi düşünmeyene yaşama hakkı tanımak .Dolayısıyla bu haklar genişleildiğinde insanca yaşama hakkına sahip olmak ve devletin tüm nimetlerinden eşit şekide yararlanmak.Havadan sudan eşit şekilde yararlanmak.Doğanın bizlere sundukları üzerinde eşitlik hak özgürlük.Peki gelinen noktada bunlar adaletli şekilde dağıtılıyor mu?Sanmam zira içinde bulunduğumuz şartlar durumu tamda özetliyor nitelik taşımaktadır.Ne kadar kan o kadar para ne kadar acı o kadar nefes ne kadar ölüm o kadar hayat.Kaltedildik katledilmeye devam ediyoruz.Doğa tahrip ediliyor kaynaklar emperyalist soysuzlara işbirlikçilerine peş keş çekiliyor.Halk her türlü sömürülüyor.Emek sömürülüyor.Ve çalışan yoksul denen bir kesim çığ gibi büyümeye devam ediyor.24 Ocak kararları geliyor aklıma ardı sıra reel faiz oranlarının yükseliği hammadde ve kaynakların emperyalizme geçirilişi .Halkı kendi ülkesinde kendi topraklarında köleleştiren nice sözde refahsal kararlara ve uygulamalar ve sonuçlar takılıyor aklıma.İşte sonuçlarıyla fakirlik çalık yoksulluk içinde hala milletin sırtından ayakta kalan bir ülke!Ne diyeyim hocam karanlığa ışıyan yüreğiniz kaleminiz varolsun ..

Amerika nın politikası ve iki yüzlülüğü çok güzel yansımış mısralarınıza gönülden kutlarım kaleminize sağlık Mesut Özbek

seni ben tanırım dünyada tanır
yaptığını duyan gören utanır
sana bir tek israilli inanır
onlar asil değil bana yutturma..Şair Yusuf Değirmenci


hasan hocam az bil söylemişsin daha ağır kelimeler var da şair yürekler usta kalemler edebini bozmadan taşlama yapar sizde öyle yapmışsınız selam ve saygıyla kutluyorum

"Bırak beni haykırayım, susarsam sen mâtem et;
Unutma ki şâirleri haykırmayan bir millet,
Sevenleri toprak olmuş öksüz çocuk gibidir." M. Emin Yurdakul

Duyarlı yüreğin var olsun, kalemine sağlık.

TEŞEKKÜRLER SAYIN KORKUT

Henüz akranınla hiç savaşmadın,
Daha benim ile karşılaşmadın

TEBRİKLER
MUHABBETLERİMLE

2007 de yazılmış şiir ABD her zaman aynı malesef dünyanın başına bela olmaya katmerlenerek devam ediyor.

Tarihin bangır bangır bağırdığı, görmezden gelinenlerin ayak sesleri adeta şiir, hislerimize tercüman olduğunuz için teşekkür ederim, güçlü kaleminizi can-ı gönülden kutluyorum saygılar...

Bu ülke böyle yönetildikçe güncelliğini hiç yitirmeyecek bir şiir....

Duygularımıza tercüman olmuşsunuz...

Güçlü kaleminizi kutlarım Hasan Bey....Saygılarımla....