Vaktin yakasından silkindi sitem,
Bıçak kesiğinde yalnızca bir söz:
-Gitmek için çok erken…
Sana halleşmemin sebebi yağmur,
Yoksa düşmezdi yolum bir soysuz kafesine.
Dinmeden içimde ki o sebil gurur,
Alçalmadan sakındığım kasvetli zuhur,
Almazdı beni mevsim o yorgun heybesine…
Sana halleşmemin sebebi yağmur /
/ Gitme parmağımın ucundaki nur…
Karıncalar su taşır İbrahim ateşine,
Çok değil beklediğim yalnızca bir ses.
Dökülür ayaklarımın dibine öfkem,
Sökülür karanlığa bezediğim yamalar.
Gitmesem çırpınır bendeki heves.
Kavuşur belki düş’ün yastığa,
Korkun mısralaşır…Kalemde neymiş!
Ayrılık zümrütlerde içtiğim zehir /
/ Çok değil beklediğim – “İçme” diye bir ses…
Kuş tüyü adımlarla koşmaktan yorulmuşum,
Durmaktan usandığım bir tek sen varsın! ! !
Anlamışta kalbim, bozulmamışım.
Yüzümdeki şaşkınlık belki de bundan.
Tac’ını giyerken kahrım önümde,
Bu zaferi sonsuzun başı sanmışım.
Uzanmış bileklerim kudretin pususuna,
Yoo kansız değilim / Hor görme beni,
Ben en çok sensizlikten böyle kalmışım
Durmaktan yorulduğum bir tek sen varsın /
/ Gel desen sanki uçacakmışım…
Bir zemheri yoksulu aslında kalbim
Ve idamımı en çok bundan istedim…
Sehpama tekmeyi vuran sen misin?
Bağışla…Çıtımı çıkarmazdım bilseydim…
Korkmazdım asılırken iki göz arasına,
Düşmekten korktuğum kadar aslında.
Küçülürüm diye çekindim…Sen hep gülseydin!
Omzunda taşıdığın meçhul bir ceset,
Sana yardım ederdim lakin…
…Beni omzuna yüklemeseydin…
Mustafa Onur
Mustafa OnurKayıt Tarihi : 18.1.2010 14:33:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!