Alucra ey talihsiz köşesi yurdumun
Senin kadar vefalı olsa, el üstü yerler
Sen çalışır, üretirken yurduma
El üstü oluyor silah atan yurduma
Alucra ey talihsiz köşesi yurdumun,
Aktepe’den salınınca Beskimet Beleği’nden
Yayılmışsın Alucra dersi boyunca
Çam kokularında hoş geldin derken konuğuna
Güler yüzlü insanların çıkar yoluna,
Alucra ey talihsiz, köşesi yurdumun
Yol boyunda dizilmiş esnafın
Karpuz çatlatır cami çeşmen
Kurulunca cumartesi pazarın
Toplanır merkeze, köylün yazarın
Alucra ey talihsiz köşesi yurdumun
Arifin yiğit sesi duyulur her nefesten
Sen yırtınırken eseften
Yayılır tandır kebap kokuları kafesten
Toplanır yiğit yürekler, kara börk, yeşil yurttan,
Alucra ey talihsiz köşesi yurdumun
Yaz gelince toplanır gurbetçilerin
Sıla özlemleri, tüterken gözleri
Bayrak bir, vatan birdir sözleri
Türkoğlu Türk’tür özleri
Çamoluk diyarından, hanzar köyünden
Yayılır alıç kokuları
Bezenir bahar gelince, hayran yaylası
Kekik kokularına,
Mayıs dersinde başlayınca çömdük şenliğin
Güler yüzün, şenlenir düzlüğün
Alucra, ey talihsiz köşesi yurdumun
Kayıt Tarihi : 25.9.2009 20:27:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!