ALUCRA
Alıç meyvelerinin damakta hala tadı,
Alucra misler kokar,yörenin al gülüdür.
Fatih işaret etmiş El-ucra olmuş adı,
Mıknatıs gibi çeker,ululardan uludur.
Hitit-İskit-Kimmer’in, çok çekmiş nazlarını,
Bizans’ın, Osmanlı’nın,taşımış izlerini,
Gelip geçen herkesin,saklamış gizlerini
Ruha huzurlar takar,sevdaların yoludur
Savaşın kötü şerri, Alucra’yı da vurmuş,
Fevzi Çakmak üssünü, Çakmak köyünde kurmuş,
Kuyucu Murat Paşa,nice hesaplar sormuş,
Tarihe mıhlar çakar,şan şöhretle doludur.
Gelinkaya da hüzün, bugüne kadar sürmüş
Erzincan depreminde, epeyce hasar görmüş,
Çığ felaketi ise, günlere keder örmüş,
Dertlere kulak tıkar,sabrın sağlam belidir.
Eriyen karla coşar,bak Bağırsak deresi,
Masalla,bilmeceyle,devam eder töresi
Verimli otlakların,yaylaların yöresi
Bereket olup çıkar, çiçeklenmiş dalıdır.
Yetişir toprağında,pancar ile lahana
Celeçoşla –Haşıl’sa, pek yakışır sahana
Turşu mihlası,sütlaç,güzel durur yan yana
Yarına umut eker, maharetin elidir.
Kore –Kıbrıs dan sonra, teröre şehit vermiş,
Alucra barış için,nice canını dermiş,
Bacası sevgi tüten,özel mi özel yermiş,
Tüm tabuları yıkar,Rabbin şanslı kuludur.
Türlü renkler doldurur Alucra’da seleyi,
Üç etek giyen kızda,yaşmak süsler lüleyi,
Toprağında ölmektir,yaşayanın dileği,
Değdiği yeri yakar, aşkın güçlü koludur.
28.12.2010
Sevim AslanalpKayıt Tarihi : 14.3.2011 10:07:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
13.03.2011 tarihinde Okmeydanı/İSTANBUL da yapılan Namelerdealucra şiir yarışmasında 3 ödülü alan dizelerimdir...
Alucra'yı ne güzel tarif ve tasvir etmişsiniz.
Allah c.c. kaleminize ve kelamınıza zeval vermesin.
Daima coşup çağlasın ki okuyanlar ibret alsınlar.
1000+heybem.
Sevgiyle..
TÜM YORUMLAR (31)