Altmış dört Şiiri - Büşra İlhan

İstanbul'da bir sabah, sisler içinde...
Görünmez bir pelerin takınmış
Aramızda dolaşıyor sanki şehir.
Vapurda dalan gözler
Üşüyen, iç çekenler
Elleri cebinde gezenler
Suskun dudaklar,sigara tutan eller
Sabırsızlık içinde otobüs bekleyenler
Hergün bilfiil işe yetişenler...
Yani denizden yeni çıkmış balıklar gibi
Ha bire kıpırdayıp durarak,
Sürekli bir yaşama hali...
İstanbul'da bir sabah, sisler içinde...
Pek eski bir kitabın sararmış sayfalarından
İçimize sızan o kokuşmuşluk...
Kimine göre bilgece,kimine göre soysuzluk
Kadınlar, adamlar,çocuklar,
Duvarlar arasına iz bırakanlar.
Soluksuz ve kararsız
Bazense bir karargahta gün sayar gibi sabırsız
Yani ha bire kıpırdayıp durarak
Yani tıpkı bir balık gibi
Sürekli bir yaşama hali.
İstanbul'da bir sabah,sisler içinde..
Aynılaşmış yahut benzersiz hayatlar
Bir sarmaşık misali birbirine dolanır durur
Ve zaman sanki gizli bir özneyi denizden koparıp kıyıya savurur
Döngü tekrar tekrar.
O döngü ki sürekleyen
Hüzünlü bir şarkı gibi aniden içimize oturur.
Ve tüm bunlara rağmen umut
İçimizde kurulu saat gibi duran o kutsal his
Korur yüreğimizi kaburga misali
Ve belki de sırf bu yüzden
Sürekli bir yaşama hali