Yılın altıncı ayında,
Saklanan defterden çıkar Süheylâ'nın gülleri.
Altıncı ayda ağaç gölgeleri,
Yeni söndürülmüş yangın yerleri.
Taşlara erken yazılmış yaşadığı yılları,
Sararmış defterde Süheylâ'nın gülleri,
Hadi sende vur
Adettendir,seven vurulur
Sevilenindir gurur
Sevgi dolu dizgin
Sevgi içten
Sevgi savunmasız
Devamını Oku
Adettendir,seven vurulur
Sevilenindir gurur
Sevgi dolu dizgin
Sevgi içten
Sevgi savunmasız
Taşlara erken yazılmış yaşadığı yıllar...Ne muhteşem anlatım...İç burkan, can acıtan bir şiir.
Kutlarım sevgili dostumu, değerli hemşehrimi saygıyla...Nurdan Ünsal
.... ve geçer ırmaklardan al atların terkisinde görülmeyen gerdekler... sızısı baş tacı geleceğin payikası... işte vuran vurunca kavuran şiir.tebrikler dost
Yazılı taşların yanıbaşında,
kökleri toprağın tenini incitmeden, Süheylalara uzanan, dokunan güller..
Süheylalara dokunan ve yine topragı incitmeden, 'ruhu' arşa taşımak için,hızla göğe dogru yükselen 'sarı sarı' güller..
Yanakları al al eden
sarı sarı güller
Kabir gülleri!......
Yazılı taşların hemen altında,
güllere ilişen, ama canlı, kesinlikle canlı 'eller...'
süheylaların elleri.
'Titrer hala o günden kalan -tutan- elleri..'
ve yanakları
ve al al utangaç yanakları...
Sanırım ben daha fazla şeyler yazarsam,
ruh acıyacak, eminim..
Hiç terettüd etmeden yazacağım tek şey var;
OKUDUĞUM,
HİSSETTİĞİM, EN GÜZEL ŞİİRLERDEN BİRİSİ..
Haksızmıyım Sevgili Topoğlu; Dostlarınıza derin bir nefes aldırdınız işte....
Türkülerde toprak,
Şarkılarda hasret dumanı.
Bir sen, bir de meleklerdir,
Süheylâ'nın arayıp soranı.
Taşlara erken yazılmış yaşadığı yılları,
Altıncı ayda al al olur Süheylâ'nın yanağı.
Bir sen bir de melek bilir diye yolları,
Şâd olmuş hasretle açılır Süheylâ'nın kolları.
Bıraktım yalnız diye yutar kızgın korları.
elliyedi yıllık ömrümde rahmete giden beş sevdiğim insan var halâ BENDE YAŞAYAN.bunu laf olsun diye söylemiyorum.onları emir üzere uğurladıktan sonra ki hayatım onları yaşatmakla geçti.Gün geldi istirahatgahlarına uğradıysam da çoğu kez son derece doğalmış gibi caddede,meyhanede,işyerimde ,nebileyim öylesine
hep yanımda oladular sanki.Köşeye kıstırdığı zamanlarda konu hangisinin alanında ise akıl aldım onlardan.Ne yapayım ne halt edeyim şimdi diye.Hatta fırçalarını yediğim bile oldu.Ancak yadsıyamaıyacağım bir gerçek vardı ortada onlar artık etiyle kemiğiyle burada değillerdi.Sarılamıyordum,kucaklayıp havalara kaldıramıyordum,kadeh tokuşturamıyordum,küfredemiyordum....
Süheyla yanıbaşında dostum.Bak sen de benim yanı başımdasın.Ha ayrılık ha ölüm.Allah gönül ayrılığı vermesin.Şiirin yine har zamanki gibi saf,duru,masum ve yüreğimi sızlattı.Sevgi,saygı ve selamlarımı gönderiyor,tüm dostluğumun ve ağabeyliğimin emrine amade olduğunu bilmeni istiyor paylaşımın için ayrıca teşekkür ediyorum.
' Haziranda ölmek kadardır Süheylanın yanağı..'
Bir mezar taşında törpülenir durmadan ruhu, vaktinden önce öldü diye Süheyla büyüklere kapandı cennetin kapıları.. Saygıyla.
Bu şiir ile ilgili 25 tane yorum bulunmakta