kurutulmuş yapraklarla defter arasında kaldı çılgın yazlarımız
ölümlerle yıkanmıştı sabır, kara denizler kulaçlamıştık
gecenin nalları tenimizi arşınladıkça
virgüller açan yüzün benimsemişti ilk oluşumu susuzluğuna
ben denizi çoktan unutmuş nehir gibi akıyordum kuruyan yanlarına
saksıyı çatlatan neydi ki, toprağımızı süsledi çiy taneleri
damla günler çoğaldı cıvalı bir gökyüzünün ensesinde
kırıldı kanadı poyrazlarla yarışan serçelerin
bu sonbahar hiçbirimize bahar olmadı!
çürüyen bir alfabeydi zaman, elimizde kaldı
derken tüm kapıların içtenliğini kuşandı
önce kadınlar ve çocuklar, sonra ağrılarımız
kan atma, kanatma ufka karşı koşan atları
susamış, nazlı, boz atlar umudun sılasında
delişmen rüzgârla bir olmuş kanatları
hepsi çağcıl bir güneşin yasında
davullar, davlumbazlar, kurnazlar, cellatlar
ciğerlerimizi kavuran bir tat var yazda
susuzluğun heceleriyle yıkanan uykular
kanar iplik kırmızı rüyalara kanmaz da
derin alfabelerle eğitiyorum uzayan yerlerimi
her şeye gidilir ama kendine gidilmez Hüseyin Abi.
her yere uzanır eli ama bir şeye uzanmaz
poyrazın bıyıklarıyla tutunulan yaşamda.
sanma ki kandan kına yakılmaz
her yer bir başka yere de benzer
kurşun askerler dökülüyor gözlerimden
tabula rasa; gök kanatıyor gri sözcüklerini
bir ses her zamankinden daha da derinden
ele veriyor içimdeki gizli gerçeğini
çoğalıyor ay iskeletleri viran bahçelerde
iki üç şiirin elinden tutsam gökyüzü benim olurdu
kuytu köşeleri okurdu zamansız gözleriyle telaş
ansızın bir gölge küserdi sahibine
asla dönülmemeli yolun yarısından derdi usta
derdi yarın yağacak avuç açmak
her zaman geceyi yaşar mağara
göz bir işe yarasa, taş olur bakış
buz kesilir kan, tuz ile incelir yara
işte bu güzel sonsuz akış
yakıştırır bizi iyi huylu çağlara...
yakamozla seviş ey yolcu, bu ilk emir
denizülke sessizliğinde açıldı ipek kanat
orfozun kuluçka yalnızlığına atıldı demir
lodosun kulaç alıştırmalarından daha rahat
gümüş ile kasırga, sanrı ile tanrı arasında
suyu bulduk, kendimizi sonra
güneşin sözlüğünden sözcükler aşırdık
hep bir asma kuşkusuyla avluda
üzüme dönüşmeyi muştulayan bakışlardık
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!