Nedendir dönüp dolaşıp, bilmeden,
Duymadan umutsuzca sana varışlarım,
Gecenin bir vakti sana uyanışlarım,
Sen düşerken parmaklarından yakalayışım?
Bilirim başka gözlerde, elllerde saklısın,
Sen hiç yollara uzun uzun baktın mı
Gözlerini boşluğa dikip için çektin mi
Bir taşın üzerinde, şakaklarda ellerin,
Yapraklara nameler yükledin mi?
Eğer yapmadıysan hiç sevmemişsin,
Güzellik değildi baştan çıkaran,
Kalp, sevmeyi güftede buldu,
Bir ahu-nigahtı onu kandıran,
Genç yaşında ömrü hazan oldu,
Saf bir garibti sevdanan yanan,
Çekip gitmek lazım bazen,
Pis kokuya tahamül neden,
Acımamak gerek kendine,
Sevdiklerine, seveceklerine,
Yürekli olmak lazım bazen,
Nereye gittiği, kiminle konuştuğu belirsiz,
Yürüyor yine zamana karşı sokaklarda,
Seviyor deli gibi, hatun bundan habersiz,
Gönlünde o yosma, dudaklarında iki mısra,
Yüzünde tanımsız boşluk, gözleri ifadesiz,
Never had I thought of falling for a mortal so deep,
You, out of nothing flamed my useless being,
The one that had been for so long in a fraught sleep.
So blinded was I by the glimmer in your eyes, smile,
Couldn’t come to my senses to feel the killing wile,
Hayat bu, örer kalın duvarlarını bazen,
Sokulmaz kimse yanına sen beklerken,
Sen, coşkunun kaynağı nereden, sorarsın,
Çevrendekiler kahkahalarla raks ederken,
Hayat bu,seni boşluğa atar sonra bekler,
Man do cry, not for agony,
Bleeding wounds do not hurt,
Warped years fortify the man,
Lost lives remind him eternity.
Futile, cheap pleasures to him,
Bir bayrak devralmışız uyumadan gidiyoruz,
Ufuklar karanlık, bizde de yürek kabarık,
Hülyalara dalmış değiliz, artık uyanıyoruz,
Namussuzun peşindeyiz, arkamız kalabalık,
Biz ecdadtan aldık bu toprağı biliyoruz,
Bugün bir rüzgara tutunun
Maviliklere coşkuyla uzanan,
Sonra pembe bir buluta oturun,
Nefesiniz kesilmeden kanat çırpın,
Çocuksanız yaparsınız...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!