Bundan altmış yıl öncesi,
Hayatımdaki en güzel yaşanmışlık,
O yıllarda gizli.
Yedi yaşındayım.
Çağanoz Parkı'ndaki çetenin reisiyim.
gece, sen varsın,
uzak evin, en bensiz odasında.
bu büsbütün yığın...
üstüm başım yalnızlık içinde.
gece, kül tablosuna adın yazıldı.
karanlık kalmasın ev sana...
kapı da mevsim de hep aralık.
dün, sen ziyadesiyle yokken,
dünyadaki tüm çocuklarla,
doğum gününü kutladık.
Onunla ilk karşılaşmamız, bir tesadüf eseriydi.
O henüz yeni aldığı bir candan arta kalan kan izlerini temizliyordu.
-Paydosu, hafta sonu tatili, senelik izni yok… Yaşıyormuş-
Ben, sonu mümkün ama yolu yokuş planlar yapıyordum.
-Meğer o beni izliyormuş-
ben mavi giyerdim,
O kırmızıyı severdi.
bulutlarda yaşardım,
O kızıla boyadı saçlarını.
ben tebessüm ettim,
rengini verince düşler,
ter damlacıklı gerdanlardan,
göğe bir çığlık uzanırdı;
her açıldığında o cam gözler,
derince bir uykunun,
uyanma noktasında
acılarında kimse hatırlamaz seni,
öldüğünü duyunca düşürmezler ismini.
neredeydiniz, benim sadakatli oğullarım,
asla vazgeçemediğim yanlışlarım.
yazıktır dökülen bu gözyaşlarına,
nereye gidersen git,
gidemezsin kendinden uzağa.
valizler toplamak nafile,
aklındadır hep.
istersen git,
o en uzak ülkeye.
eyvanım çoktan kararmış
hayat denen bu olmamalı!
aşk, sevda, hayaller artık,
batan geminin yağma malı...
umarsızım gelen kaderden
yarınları topladım dünden
ağladığında akar,
kirpiğine çektiği yıllar.
şimdilerde her mevsim soğuk,
evinde hep sessiz odalar.
aşka düşen yaşlar yanar,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!