Almanya Acı Gurbet Şiiri - Halis Yıldız

Almanya acı gurbet,
Narin kayıp,
Dilşah serbest!
Engin patos vuruyor,
Gündem, teymenlerin elindeki kılıç!
50 milyon doları nasıl sildiğini açıklıyor Sezgin!
Dikkat et, 50 bin lira demiyor Hacı Emmi, 50 milyon dolar diyor!
Duydun mu, yoksa her zaman yaptığın gibi bir gözünü kör, bir kulağını da sağır mı ettin, kelle fiyatına hürriyetini satanlar gibi!?
Esnaf batakta, gençler canına kıyıyor,
Silahlı çatışmanın olmadığı gün yok benim şehrimde, bari bunu bil!
Otopes beleş mi diye sorma bana Biko,
Ülkende para eden ne varsa satılırken…
Neyse ki; ezanı, camiyi, Kur'an'ı alırlarsa ülkede geriye bir şey kalmaz, dedi Reis de, keyfim yerine geldi bugün.
Yoksa, düne kadar katil dediğiniz, bugün ise sayın ettiğiniz Sisi beyi yazar, sıkardım canını.
Oraları karıştırma deme kurban!
Arap öğrenciler, İstanbul Medipol Üniversitesi mezuniyetlerini kılıç çekip marşlarını okuyarak kutlamışlardı,
İmamların başı da kılıçla çıkmıştı minbere!
Onlara beleş olan şey, teymenlere neden paralıdır?
Derdiniz kılıç mıdır, yoksa Atatürk’ün askerleriyiz demeleri midir?
Allah aşkına Hızır seni çarpmadan, bir kerecik bile olsa, harman makinesi gibi savurmadan doğruyu söyle de bilelim Hacı Abi.

Kabir azabı yerine insanımıza vicdan azabı anlatılsaydı, cehennemden değil, kul hakkından korkan erdemli bir toplum oluşabilirdi değil mi? diye sormuştu bugün bir şair.
Ben de oradan yola çıkarak sana sormak istiyorum, kabir azabından mı korkarsın, yoksa vicdan azabından mı Hacı Abi?
Tedirgin olma hemen, Vildan Yenge'den bahsetmedim, vicdan dedim keke!
Adını duyunca ne oldu da pancar motoru gibi teklemeye başladın?
Ben sana Nevşehir’deki Hacı Bektaş’a git derken, sen lafı ters anlayıp Kırşehir’deki Esra’ya gidiyordun ya hani, şuan o geldi aklıma.
Ama karışmayacağım. Çünkü o senin özel hayatındı, beni ilgilendirmiyor.
Beni ilgilendiren kısmı, toplum içinde benden çok dindar, Müslüman ve mümin olman ama madalyonun arkasında evini yıktıklarındır Muzaffer Enişte!

Neyse, kafanı şişirmeyeyim dostum.
Sen ve senin gibilerin vurdumduymazlıkları yüzünden koca bir ülke, ekonomi başta olmak üzere sosyal ve kültürel bir hezeyan yaşıyor.
Sebebin sen olduğunun farkında mısın, yoksa ağzında kalmayan dişinle kırmaya çalıştığın cevizin tadını mı çıkarıyorsun?
Bak Hacı Abisi, beni iyi dinle lütfen:
Hatırlarsan, sen maddeye ram olup toplum yararını düşüneceğin yerde hep kendini düşünürken, ben de sana hep kızar, anlatır da anlatırdım yanlış yaptığını ama dinletemezdim.
Bugün yaşadıkların ve duydukların karşısında kendini bilmezliğe vurarak kurtulacağını sanma, yeter bana.
Vebalin büyük…
Af eder mi Yaradan, bilmem.
Bir insan olarak ben zerre-i miskal de olsa sana ve senin gibilere helal edersem, imanın gavurun olsun!

Mesele uzun, yaram derin ama konuyu uzatmamak adına burada kesip,
Allah uzun ömürler vere, gelinlerin eline düşesiniz, diyor, gözlerinden öpüyorum, yok öpmüyorum, öpeceğim zaman ben sana haber ederim,
Bencilliği yüzünden kendisini de değerlerini de satan Hışto!
Dilerim, birgün vicdanın ağırlığı altında ezilirsin!