Ey beni bana anlatan kırgın umudum
Ey hasmına gül savuran cesaretim
Ey kuytulardaki hazzı bilen aklım
Gitme vaktidir deyip, gitme vakti mi artık?
Gözbebeklerinde yerin yoktu bu şehrin
Kılıktan kılığa girip ölen sabahlar
Ve dövüşlerin en doğurganı olan gece
Tabiatın ülsere tutulduğu mevsim
Sanıp saklanan kadar içten ve gülünç şey
Çaban gözüne batıyor kör karanlığın
Beşer ululuk arıyor adımlarında
Koca karı ağzında gevelendi adın
Kanın sulandı, sen de sahtesin artık
Açtığın fallara başkaldırdı hayat
Bir ceset işlendi gizli gizli içine
Kastı bilindi ağzının kenarlarından
Gözleri senden farklı yere bakanların
Akıl bu, karışır sandı en ufak bir ayıpta
Kasasında döviz tutan vaiz çarşılar
Çağın dişlerinde savaşlar kalıntısı
Gerçeği bilmek ne kötü be birader
Git artık, eskimiş dil ve boyanmış göze
Son sözlerini söyledi küpeşteler
Git ve alnında uyu ki bir anıtın
Kimse davana bir avuç söz edemesin
Bir an olsun söylemsiz bırakma adını
Karma çağ ve avuç içlerindeki özlem
Zihnine barut kokusu bırakan hülya
Görmeyip ömrün boyunca yanıldığın zan
Yaşamak bir dirhem olakalmadı zaten
Bağışladığın kızıl yanaklar diri şimdi
Korku çadır kurdu dönülmez denen yere
Ensen yakalanış koktu, dişlerin pasak
Yenik köpekler koşuştu damarlarından
Gölgenden kaçtıkça alçaldın iyice
Kaçtıkça daha da çok daraldı zaman
Bir marşı sevmek mecburiyeti gibi
Kirlenmiş sözlerle öpüldü kulakların
Hücum etti kanına tüm kefil sözlerin
Diline bir vakit sonra yalvarış sunan
Savaşmayışın hazzını akla erdiren
Gürzle yıkanmış incelikteki sözlerin
Sulanmıştı kılıcın vaktin olmadı
Varınca yanına bütün sorgu erleri
Akıl kıvranıyordu bir çocuk dilinde
Anne sütü kadar saf ve elzem olanı sözün
Beyninde yankı buldu, söyleyemedin
"Kuyuya düşen çocuk niçin ölmesin"
Yasin Demirci
Kayıt Tarihi : 28.6.2024 18:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!