Aldanmış, kandırılmış, bâtıldım bir zamanlar,
Duymamış, öğrenmemiş, gâfildim hep o anlar…
Tövbem ki yetmezdi, halende çoktu yanlışım,
İbadetlerim birikmiş, bâtılda çok yaşamıştım…
Bâtıl eğlendiriciydi, Hakk’ı inkâr ettiriciydi,
Nefsinden emir alıp, hakikati reddediciydi…
Şeytan nefsimle dosttu, lâf getirtir ve götürtür,
Dostlarsa münafıktı, nefsimi haktan döndürtür…
Kalbimi düzenlerdim, kalbim tercih etmezdi,
Nefsime inanırdım, ruh Rab’bimden değildi...
Ortak tanımıyordum, şirk ile gidilmezdi,
ALLÂH(c. c.) ’ı birliyordum, aracı terk etmezdi…
Yine de şirk koşmadım, yalnız Rab’bi birledim,
Haklarım yenilse de, kul hakkını hiç yemedim…
Günahkâr kullar gibi, karıncayı bile ezemedim,
Sonradan zikretsem de, mümine yetişemedim…
Yüzsüzün birisiydim, “ALLÂH(c. c.) ’ım dedim affet!
Tövbekâr olan şu kulunu, cennetine kabul et! “
“Rab’bim ne olursun duy, bu kulunun yolu haktır!
Cennetin çok genişmiş, uzaktan da olsa baktır… “
“Salih amel işlerim, yolum Haktır ve dosdoğru,
Rab’bim ki sen bağışla, bulmuşum doğru yolu...”
“İnanıyorum kusursuz, tövbemse Nasuhi tövbe,
İmanım var tam yerinde, yalvarıyorum Rab’be...”
Hakikatte yürürüm, mutlak doğru olurum,
Günahlardan kaçmışım, tövbe etmiş bir kulum…
Dünyayı yaşıyorsam, Muhammedîler (s. a. v.) gibi,
Müminlerle birlikte, ALLÂH(c. c.) ’ın dediği gibi…
Dinimde samimiyim, yalnız sana bağlıyım,
Bağışla rahmetine al, cennetine sığınayım…
(1999)
Mehmet Tevfik TemiztürkKayıt Tarihi : 3.8.2011 09:50:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!