İki kol düğmesi demişti barış amcamız,
Şimdi kapanmadı maalesef iki yakamız.
Sözler vermiştik sevişmelerimizde...
Şimdi düşmüyor elimizden hem sigaramız,
Kahrolası unutamıyoruz...birde viagramız.
Akıllara düşman alkolle dansımız,
İki kadeh gibi çarpışan dudaklarımız,
Lanet olsun hani bizim yaşam savaşımız?
Hani bizim onurlu olması gereken aşkımız?
İnançtı,güçtü derken bak şimdi şaşkınız...
Hatırla aynanın önünde iki mermi vardı,
Biri sanaydı,biri banaydı...
Şimdi sensizliğin anası alkol komasıyla,
Aşkların en güzeline rus ruleti oynattı.
Bütün cesur aşkların yuvası,sadist yüreklerle patladı...
Bir alkol şişesi gibi içimiz bomboş kaldı.
Bak şimdi başı boş kaldırımlardayız...
Güçlü bir elin sıkıp ta buruşturup attığı,
Teneke bira kutusu bile değiliz...
Birer cam kırıklarıyız...
Hem de iki ayrı kaldırımda paramparçayız...
Yapayalnız...
Üstelik birde güçlü darbelere maruz kalacak kadar savunmasız...
Kim bilir daha hangi güçler tarafından fırlatılıp kırılacağız...
Daha hangi güçler tarafından ufalanacağız...
Sonra kırık cam parçalarının mucurları olacağız...
Çoğalan yaralarımız gibi çoğalacak parçalarımız,
Ve çoğalan kalabalıkta kaybolacağız...
Birbirimizi istesek de artık bulamayacağız.
Unutma! alkolün üstüne diktiğin kuma ağacıyım,
Alkol emretti...ARTIK SENİ BOŞAYACAĞIM.
Senin sadık kadının...
Hani beni sevdiğin halde bırakamadığın...
Hani şu üstüne kuma getirdiğin ama ayrılamadığın...
İŞTE...ALKOL SENİN GÜÇLÜ KADININ...
BENSE ACİZ ZAVALLI BİR KUMA PARÇASI...
AĞLATTIĞIN...
(28.03.2007 /Mersin)
Cansel IşıkKayıt Tarihi : 14.7.2007 22:23:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Cansel Işık](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/07/14/alkol-emretti-seni-bosayacagim.jpg)
Nitekim burdaki eski zamandan yazılmış olan son yorum ve başka platformlarda benzeri yorumlara sık rastlar olmak ve dahası şiiri yazan şaire nasihatsel tarzda dönen yorumları okumak beni epey rahatsız eder oldu.Bunun nedenini anlayabilmiş değilim ama söylemek istediğim şudur ; Bir yazarın ve şairin hiç bir zaman belli bir yeri, sabit bir yeri olmaz.Onlar herkes olabilmelidirler ve herkes o kalemlerde kendini bulabilmelidir.Misalen Suskun ağıtlı babam şiirimdeki temadada olduğu gibi gerçek yaşantımla hiçbir alakası yoktur nihayetinde daha önce demiş olduğum gibi kendimi ifade ederken insanlığın içinde nefes aldığımdan dolayı insanlığada yazarak sahip çıkmaktan onur duyan acizane bir kulum.Şiirlerimin bir çoğu kurgudur bir çoğu etrafımdaki insan hayatlarının yaşadıkları aşkı,ayrılığı,hüznü yada şizofrenik duyguları barındırır. Ve bunlar benim yazma dürtülerimi uyandırdığı için kendimi onların yaşamlarına koyarak yazarım .Yazmış olduklarıma küçük çocuklara yapılan nasihatvari sözler barındıran ahkamlı yorumlar yazılmazsa illaki sevinmekteyim. Nihayetinde üretimhanem kelepçelenince ve yara alınca yazamıyorum.Buda beni haddinden fazla mutsuz ediyor.Nasıl bir ruha sahip olduğumu soranlar oluyor onlarada cevabım var,yazılarımın yada şiirlerimin temasının aksine beni yakından tanıyanların demiş oldukları şudur; “ne alem bir kadınsın sen cem yılmazın dişi versiyonu gibisin”.Yazılarımla, kişiliğim ve iç dünyam arasındaki noktada insanların yanılgıya düşmemelerini temenni ederim.Yorum yazan ve yazacak olan tüm ellere sevgi ve saygılarımı yolluyorum.Ve beni bu konuyu aydınlatmak zorunda bırakanlarada teşekkürler diyorum..
TÜM YORUMLAR (7)