Dünyâdaki zevk-i sefâ
Verir başa binbir belâ
Tâkip ettim bir kaç defâ
İçten içe yanıyorsun.
Dünyâ denen kerhâneye
Dalarmıyım sanıyorsun
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Dünya bir-haşa-kerhane değil Allah-cc-ın cinleri ve insanları imtihan ettiği ve resulullah-savın tabirleriyle "ahiretin tarlası" olan mübarek bir mekandır Sezai bey. Şayet bu dünya misafir hanesi ve ondaki sınavlar olmasaydı cinler ve insanlar nerede ve nasıl denenip sınanacaklardı? Yine Nebevi lisanla özetleyecek olursak" DÜNYAYI ÇOK SEVMEK BÜTÜN HATALARIN BAŞIDIR!" Yani kötü olan dünya değil ona haddinden fazla değer verip ahireti unutturacak derecede teveccüh etmektir.
Hayırlı sınavlar.
Herkesin bu kârhane-i alemde bir davası var,
Kırkağaçlı Ahmet Efendi’nin de bir kenef davası var,
Kadı Efendi lütfeyle imza et ilamını,
Çünkü böyle b.ktan işlerin inhası var, minhası var.
Teşekkürler sevgili hocam..
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta