ilk doğduğu gün
bir kızın oldu dediğinde ebe
önce anne dışladı kızını
bakamadı eşinin gözlerine
eşine ihanet etmişti doğuramamıştı bir erkek çocuğu
eşi kurtulduğuna, çocuğunun sağlıklı doğduğuna sevinmemiş
Geçe donan gündüz yanan o çöl ol istersen
Hiç bulunmaz o Hint elinde gül ol istersen
Bulut ol yağmur ol derelere dol istersen
Yanlışa sapma ol rabbine kul ol istersen
Dağda ağaç bağda ot bilmeze il istersen
Sürgün olup gelmişim
Ekmek için aş için
Emekçiyim her bir işe
Ha o şehir ha bu şehir
Hiç fark etmez
birçoğu sevgisizliğe
şiddetten itilip kakılmaktan
bazıları aile içi geçimsizliğe dayanamadı
kimileride kaçamak sevgilere esir
düştü sokakta
yine bir çoğu bir cami avlusuna
Sandım ki mutlu olanlar hep mutlu kalacak
Sandım ki yaşayanlar umutlu genç ve zinde olacak
Sandım ki malı mülkü olanlar paralı onu sahip kalacak
Sandım ki ağlayanlar ağladıkça gözlerinden olacak
Sandım ki çocuk olan hep büyüse de çocuk kalacak
Sandım ki karanlık güneş doğmadan gidecek
Her can dostluğunu gösterir sana
Uzanan elini tutarsan eğer
Söylenen güzel söz derman insana
Dostun kıymetini bilirsen eğer
Tükenmez yüreğin çileli yanı
Merdiven kurmuşum göklere
Güneşte ev
Yıldızlara salıncak
Rüzgârlara gem vurmuş
Mahmuzlamış gitmişim atımı
Kardan kalelerine
Gurbet uzak değil yalnızlık özü
Yalnız yaşanadır kalaba içinde
Kimsesiz biçare tutulmaz sözü
Evinde yaşarsın gurbet içinde
Paralı zenginsen geniştir evin
Yaşanır sevdalar ana doluda
Bazen oğulda bazen babada
Sevgidir aşktır gurbet yolunda
Anam eşim kızım bacım
Elma yanaklı
Çok güzel yüreği her sırrı saklı anam
Güneş doğmak üzere
Isıtacak her yanı
Yeni umutlar saracak umutsuzluğu
Yol vermeyecek gecelerin karanlığına
İçimde bir heyecan bir kıpırtı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!