Avludaki salkım söğüdün dilinden…..
TAHTA KAPILAR.
Hasret kaldım o emektar tahta kapılara,
Tahta kapıların pirinç tokmaklarına.
Kara günün kapkara gece yarısından süzülen karanlık.
Bir ay ışığı fısıltısında yayılan gül kokusuna mahkum şimdi
Bir gün doğumuyla kesilen,bir şebnem güzelliğinde gözyaşları
Bir umut ki yeniden yeşeren, filiz veren bir tomurcuk gibi sanki.
SEYYAH.
Bir hıçkırık denizinde boğulurken açtım gözlerimi,
Bir kuşun kanat tüylerinden süzülen sıcak esintide kayboldum.
Bir mermi misali vadilere yağarken karlı dağların başından,
Ben bir seyyahın keçi kılından işlenmiş heybesinde haşroldum..
Yusuf hakkında bir yazı
Yusuf
Kimsenin bilmediği,
Hatırlayamayacağı kadar uzaktaki yusuf.
Hep yusuf peygamberdir benim aklıma ilk gelen
Aşk
Aşk adına yazılmış binlerce dize varken edebi külliyatta,
Hiç Yaşanmamışken ben ne yazabilirim ki aşk adına.
Aşk bir ummandır yada bir sahra ki kılavuzsuz seyrolmaz.
Bizim aşk diye yaşadıklarımızdan bir incir çekirdeği bile dolmaz....
İlahi huzur.
Bir ılık yel esiyor güneyden
Bir ılık yel’ki hatıralarla yüklü
Derin bir mana yayılıyor kesif kokusundan
Tarihten geliyor gibi gizemli,
Bilinmeyen patikaların dik yokuşundan
İSTANBUL
Bir ılık yel esiyor uzaklardan
Sıcak,sıcacık bir esinti bu
Bir şeyler kımıldıyor kalbimin en derininde
Tarihten gelen,ecdad vasiyeti bir fısıltı bu
SEVGİLİ EŞİME.
Sol yanımın gül kokusu,
Tozlu patikamın ürkek gelinciği..
Seher vaktimin,parlayan çiğ damlası.
Hayat sevincim; KIRÇİÇEĞİM
Yine.. bir gece yarısı vaktindeyim ömrümün...
Karanlığı yarıp sabaha ulaşan...
Bir düş’ün! en derin anındayım,en güzel yerinde...
Uykunun seheri, ömrümün ikindi vakti....
Refref’ ce çırpıyorum kanatlarımı,
DÖRTLÜK.
Neden yakıştıramıyorsunuz banada şiir yazmayı..?
Bende sizin gibi şiir yazabilirim.
Yokmudur sanıyorsunuz bizdede gönül sızısı..?
Bende derdimi bir dörtlükle anlatabilirim..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!