Anlamadım yaşamı hayatın gerçeğini
Sallanan salıncakta bulamadım neşeyi
0ysa gençliğim gibi gönlümde sevinç dolu
Sevdire medim kimseye kendimce bulduğum yolu
Hayat durmaz geçerken aşklar gizlenmiş sanki.
İnsanın aradığı NE bilemedim bir türlü
0ysaki daha dündü şarkılarda dinlerdim
Masal diye bilirdim aşık ile maşuku
Zühre gibi aşkları yaşamaktı maksadım
Nerede kaybettim o yüce umutları
Çok bekledim sevgi yoksulu o insanı
Karşıma gelmedi gelemedi bir türlü,
Gelse idi muhakkak çok zengin olacaktı
Bu yürekteki taşan o aşkı bulacaktı
Yazık ki bu kalp ızdıraptan yoruldu
Sahte duygularla uğraşmaktan usandım
Lalelerle geçiyor boş yere bahar böyle
Yaş kemalle erince sevemezmiş bir insan.
Hak arar gibi sevgi yüreğimdeki isyan
Böyle bir aşk anladım yok imiş bu dünyada
Yaranı saracak bülbüller yok figan da
Kader deme gerçeğe isyandadır gönüller.
Ne gece kaldı nede gündüzün şevki
Ne yediğimizde tat nede gezdiğim yerler
Sevgisiz hiçbir şey mutlu etmiyor inan
Neredesin diyerek yokluğunla savaştım
Hanin oldu düşünce kandamlası gibi her bakış
Yeter serzeniş artık yeter diyor bu aklım
Beklemiyorum kabullendim yenildim
Düşüncemde hep dur anılarla geçmişte
Sana nasihatim var azıcık dinle
Yaşımın hakkını ver genç ve güzel insan
Bir zaman sonra hayat neşe vermiyor bile
Hayıflanma ne olur,
Yaşa bir ömür olur demişlerdi sevgiyi
0lmadı kader değil bu yazgı hayatıma çizilmiş
0yunları size bırakıyorum genç dostlar
Alın misketleri bırakın yalnızlığı.
Yalnızları oynarım aşkı unuttum artık
Kayıt Tarihi : 15.4.2012 23:00:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

bizlere sundugun için
mükemmelin üzerinde anlatımlı
yürekden kopan bir parça okudum
ister istemez okuyucusuna
birşeyler arzulatıyor
kutlarım şair yüreğini
Yaşamdan öğrendiğim iki şey var:
1- Asla misketlerinin hepsini verme. İindeki çocuk ola ki bir gün oynamak ister. Çünkü o ölmememli.
2- Hiçbir şey için geç değildir. Sadece işler vakitlerine rehinlidir cann...
Şiirin o kadar temiz, saf ar-duruydu ki. Kaynağından su içmek kadar güzel... Kutluyorum bütün beğenilerimle... Lütfen hep yaz. Benim de haberim olsun yenilerden.Sevgiler, sevgiler...
MiSKETLERiNi DAĞITAN ÇOCUK
Dayanıp balkonun boyalı demirlerine,
Seyretti bahçede oynayan çocukları keyifle.
Bir avuç misket çıkardı ceplerinden,
Seslendi çocuklara gür bir sesle:
“Haydi çocuklar atıyorum, kapııış” diye.
Misketler uçuştu havada kısa bir süre,
Sonra yerçekimine yenik düşüp
Sanki sihirli bir dünyadan indiler yere.
Parlıyorlardı kıymetli elmaslar misali
Güneşin yedi rengiyle.
Her birinin ayrı anısı vardı içinde,
İsimleri de uyumluydu desenleriyle.
Kimi mat, kimi parlak,
Kimi çok büyük, kimi de çok ufak.
Çocuklar sevinç çığlıkları ile,
Havada kaptılar misketleri, düşmeden yere.
Bu ziyafet neden? sormadılar bile.
Oysa misketleri dağıtan çocuk,
Aslında misketlerini değil,
Çocukluğunu savurmuştu balkondan.
Baktı uzun uzun onların ardından.
Böylece merhaba demişti gençliğe.
İçeri girerken birkaç özel misket
Çıkardı gömlek cebinden,
“Anne, bunları iyi bir yere sakla,”dedi sessizce.
“Oğlum olursa bir gün oynasın,” diye.
Ogün anladım ki oğlum büyümüş…
Artık farklı bakıyor geleceğe.
Sevgili Yavrum,
Paylaş ekmeğini, aşını, işini,
Paylaş umudunu, sevgini
Tıpkı misketlerini paylaştığın gibi.
Ama sakın “İçindeki Çocuğu Öldürme! ”
Hep çocuk kal; saf, temiz ve de neşeyle…
Naime Özeren
1- Misketlerinizi verin elbet ama hepsini değil. Bir taneciği illa ki size kalsın. İçinizdeki çocuk bir gün oynamak ister belki.
2-Aşk iki kişiliktir cann... Tek başına oynanmaz ki o oyun.ama işler, vakitlerine rehinlidir. Vaktini, saatini bekler...Umudunu ve sevgini asla yitirme...
Kutladım bu çok içten, duru akıcı ş
BANA AŞKı ANLAT USTA
Sevda nice uzaklıktadır usta?
Gökteki yıldızlar kadar mı uzak?
En uzak yıldızların da mı ardında?
Sevmek ne kadar derindir usta?
Kaç kulaç, kaç arşın, kaç fersah dersin?
Kör kuyular misali sığ mıdır yoksa?
Büyüklüğü neyle ölçülür aşkın?
Çevresi kadar mı büyüktür sence?
Yoksa dolanır mı dünyayı birkaç defa?
Engin derler umut için sahi mi?
Tel örgü yok mudur sınırlarında?
Sonsuz mudur yoksa okyanuslarca? ...
Tadı nasıl aşkın anlatsana bana.
Baldan tatlı diyenler de var ama,
Tuzlu mudur? buruk mu, acı mı yoksa? ...
“Aşkın gözü kör diyorlar” bu doğru,
Önünde, ardında dolanıp durdum,
Görmeyip ıskaladı beni her defa…
Fazla cahil kalmışım galiba usta.
Çok sorup başını ağrıttım ama
Ne olur, sakın kusura kalma,
Umut edebilir miyim diye sormuştum,
Bu saatten sonra çok geç, aldırma.
Ben hiç aşık olmadım da usta…
Naime Özeren
güzeldi efendim yüreğinze saglık ********10 saygılarımla
TÜM YORUMLAR (6)