ÂLİME SORULUR HESAP BİLİNİZ
Yok muydu doğrusu sizin fikriniz
Hani âlim idi isimleriniz
Aslında sorumlu olan sizsiniz
...Siz hakkıyla bilen âlimlerdiniz
...Hangi kötülüğü engellediniz
Olması gerekti sizin izniniz
Var mı yüce dinde saklı gizliniz
Dolup taşıyordu sizin ilminiz
...Siz hakkıyla bilen âlimlerdiniz
...Hangi kötülüğü engellediniz
Gerçekten yok mudur sizin ilginiz
Belki de vebâle siz de girdiniz
Size de sorulur hesap biliniz
...Siz hakkıyla bilen âlimlerdiniz
...Hangi kötülüğü engellediniz
Nedendir kaldınız böyle ilgisiz
Var mıdır yanlışta menfaatiniz
Eğer varsa bir şey zaten bitmişiz
...Siz hakkıyla bilen âlimlerdiniz
...Hangi kötülüğü engellediniz
Ciltlerce kitapla siz her biriniz
İlim dünyasında vardı yeriniz
Neden cılız kaldı böyle sesiniz
...Siz hakkıyla bilen âlimlerdiniz
...Hangi kötülüğü engellediniz
Televizyonlarda kanal gezdiniz
İsteyen herkese vaaz verdiniz
Nehy-i anil münker idi derdiniz
...Siz hakkıyla bilen âlimlerdiniz
...Hangi kötülüğü engellediniz
Emr-i bi'l ma'rûfu isteseydiniz
Kötülüğe meyletmezdi neslimiz
Örnek alınsaydı eğer ceddimiz
...Siz hakkıyla bilen âlimlerdiniz
...Hangi kötülüğü engellediniz
Ulemâ idiniz, tahsil ettiniz
Her şeyi bilerek bir şahittiniz
Her zaman ilimle amel ettiniz
...Siz hakkıyla bilen âlimlerdiniz
...Hangi kötülüğü engellediniz
Kafanız kumdaydı çıkarmadınız
Yanlış yapanları uyarmadınız
Âlim değil miydi sizin adınız
...Siz hakkıyla bilen âlimlerdiniz
...Hangi kötülüğü engellediniz
**************************
Şükrü Atay
22 Kasım 2020 - KOCAELİ
**************************
Kayıt Tarihi : 22.11.2020 01:25:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
****************************************** EMR-İ Bİ'L MA'RÛF VE NEHY-İ ANİL MÜNKER "İyiliği emretmek ve kötülükten menetmek" Âli İmrân Suresi 104. Ayet Meali Sizden, hayra çağıran, iyiliği (marufu) emreden ve kötülükten (münkerden) sakındıran bir topluluk bulunsun. Kurtuluşa erenler işte bunlardır. “İçinizden hayra çağıran bir cemaat/topluluk bulunsun.” Şu bir gerçektir ki, İslam ümmetinin her zaman iyiliğe çağırma ve kötülükten sakındırma görevi vardır. Bu sorumluluk, asr-ı saadetten ta kıyamete kadar devam eden bir süreci kapsamaktadır. Diğer bir kısım alimlere göre, bütün ümmet bu işle yükümlü olmakla beraber, ayetin kasdettiği mana ümmetin bir kısmıdır. Çünkü herkes bu işi yapamaz. Bu farz-ı kifayenin muhatabı ise, alim olan kimselerdir. Çünkü bu işi hakkıyla bilen ancak onlardır. (bk. Beyzavî, Kurtubî, ilgili ayetin tefsiri) ******************************************
Vallahi abi açtırma kutuyu söyletme kötüyü diyesim geldi...
Hesap tabi ki alimlere sorulur da hangi hesap sorulur, bu devirde alim diye bir sınıf ve onları yetiştirecek ulema da yok...o yüzden tek bir şey sorabiliriz. .döviz kur hesaplarını, altın mücevherat gramaj değerleri sorabiliriz...başka bir şey soramayız. Faiz ,repo, talan, vurgun bunlarda uzman çok...zaten bunların çoğu;
---El yıkama, diş fırçalama ve tırnak kesmeyi bilmiyor,
---Bazısının okuma yazması yok, aynı imzayı iki defa atıp on parmağını bile sayamıyor,
---Pek çoğunun uçkur zafiyeti var , yaş ve cins ayrımı yapmıyor sapık bazıları ceza evinde,
---Bir çoğunun oturduğu eve kadar arsaları kamu malı ve hırsızlar...arsız ve nursuzlar Fatiha Suresini bile çoğu okuyamaz durumda..
Sevgili abim...bunların köküne kibrit suyu damlasın da İslam alemi de bizlerde kurtulalım. Dünya füze yarışında Atom çağında yeter artık kim bunlar...ne alimi..?.
Gâvur demesini biliyor, onun yaptığı uçağa binip Hacca gidiyor,
Gâvur demesini biliyor, onun yaptığı telefon ve bilgisayardan mesaj atıyor...
Daha neler neler...ben böyle bir sınıf ve bir grubu tanımıyorum varsa nerede...hangi laboratuvarda çalışıyor bu sınıf derdimize derman olacak aşımı icat ediyorlar....yoksa döviz kurunu mu hesap ediyorlar....????
SAYGILAR VE SELAMLAR ABİM...
Saygıdeğer Ozanım,
Ne desen son derece haklısın ben de biliyorum ve vebal altında olduklarını hatırlatmak için yazdım zaten haram helal umurlarında değil bildiğin gibi, onlar şeytanı taşlıyorlar ben de şiirle taşlamak istedim.
Yazdıklarına ben de imzamı atıyorum ve yorumun için teşekkürler. Selamlar ve saygılar sunarım. Allah'a emânet ol.
Okuyan gözlerine ve bu güzel yorumu yazan kalemine sağlık diliyorum.
Sonsuz selâm ve saygılar sunarım.
Allah'a emanet olun.
Aslında İslam dininde RUHBAN
sınıfı gibi alimler sınıfı yoktur.
Herkes aynı ilmi alacak ama
istidadı olan kimseler ilgi ve
merakları nispetinde gelişecek
O zaman temayüz eden alimler
kimseyi çağırmadan anlattıklarıyla
dikkatleri çekecek istifade kapıları
açılacak. Onun da şartları var tabi.
Aslında işin sırrı ŞU;
AKLIN NURU FÜNUN'U MEDENİYEDİR
KALBİN NURU ULUM'U DİNİYEDİR
İKİSİNİN İMTİZACIYLA HAKIKAT TECELLİ
EDER. İFTİRAKINDAN BİRİNDEN HİLE
VE ŞÜPHE DİĞERİNDEN TAASSUP
SÜDUR EDER.
Yani iki ilim olan DİN ve DÜNYA
ilimleri birlikte olursa iyi netice alınır.
ŞAİRİM ÇOK ÇOK TEŞEKKÜRLER
TEBRİK EDİYORUM VAR OLUNUZ
.
Okuyan gözlerine ve bu güzel yorumu yazan kalemine sağlık diliyorum.
Sonsuz selâm ve saygılar sunarım.
Allah'a emanet olun.
Güzel yorumunuz için sonsuz teşekkürler.
Selamlar ve saygılar sunarım. Esenlikler dileğiyle.
Yanlış yapanları uyarmadınız
Âlim değil miydi sizin adınız
...Siz hakkıyla bilen âlimlerdiniz
...Hangi kötülüğü engellediniz
Çok anlamlı bir eserdi hocam herkes dünyalık peşinde gerçekten Hakkın tarafını
Tutan alimler var mı varsa da bizler görmedik neredeler vardır belki bilmeyiz
Kimde ne var kimde ne yok gerçekten tam olarak kimse kimseyi bilemez
Anlamlı bir eserdi gönülden tebrik ederim hocam saygılar selamlar gönderiyorum
Bu güzel yorumu yazan kalemine ve yüreğine sağlık diliyorum. Ben gönlümden geçeni yazmaya çalıştım gerisi âlimlere kalmış.
Selamlar ve saygılar sunarım.
TÜM YORUMLAR (7)