Bir elde Kuran, bir elde silah
Gökler inliyor; Ya Allah, Bismillah
Çanakkale geçilmez yemin billah
Onlar Atatürk'e nefer oldular
Kimi topçu, kimi okçu, süngücü
Sarp kayaların ser verip,sır vermediği
Yamaçlarına kurdun kuşun eremediği
Tükenmiş kalplerin tepesini göremediği
Yüce dağların zirvesinde bir buluttur aşk
Her dalıp da varana,geçit vermez bu dağlar
Gözlerimin yaşı içime akar
Bırak beni, gamsız bilsin nazlı yar.
İçimi döktüğüm boş bir odayken,
Etrafımı sarmış dört duvar ağlar.
Altmış köprüleri, kırılmış bağlar,
Yandım ateşinle, gülmek istemem
Unuttum kendimi, bilmek istemem
Aldın baharımı, kışa çevirdin
Soğuk kollarına gelmek istemem
Bu dert senden ise, derman istemem
Tırpanlayıp yedi yerden kesseler
Ray üstünde tren ile ezseler
Al kanıma aldırmadan gezseler
Yine de bu aşktan billah dönemem
Çarmıha gerilse, yansa da bu ten
Aydınlık hiç gitmesin
Bağrına basmış yemyeşil çam ağaçlarını dağlar
Güneş masmavi denizi bir gelin gibi okşar
Nerden düştük bu yaralı, bitap aşık gönlüne
Zaman dişi kaplan olmuş ceylanları kovalar
Ay yıldızlı al bayrağım, göklerde eşsiz mi eşsiz
Karabulutlar kaplar içimi, sensiz ve güneşsiz
Değmedi, değmeyecek, üzerine yabancı eli
Kursağında kan düğüm olur, varsa çirkin emeli
Şehidimin kanı, serpilip toprağa tohum saçtı
Önce vizitle başlar güne
Notunu düşer günlüğüne
Kanlar sıçramış önlüğüne,
Serum takar hemşire sultan.
Biri çıkar diğeri dolar
Sana hep mahkum olmuş nice kışı, ayazı
Güneş yardımın bekler, bırak artık o nazı
Sıcağını vur kara, dağlar taşlar erisin
Çık artık kardelenim bu gönül bekler yazı
Dereler isyan etmiş, sığmıyor yatağına
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!