Kalk topraktan kalk Mahsuni
Ölmek sana yakışmıyor
Bugün dava çalmak günü
Ölmek sana yakışmıyor
Berçenek’ten yaya geldin
Sakın ha güvenme güzelliğine
Yüzünde çizgiler akar mı akar
Gözün isyan eder zülfün teline
Kirpiğin kaşından bıkar mı bıkar
Gülen yüzün solar nalan olursun
Biliyor musun?
Dün gece resmini yaptım
Yakamozun üstüne
Göğsünün ucuna gökkuşağını koydum
Yıldızları destine
Zülüfüne bir gül çizdim
Bir zamanlar pırlantaydın, şimdi sorarsan eğer
Zerrece hükmü olmayan geçmez pula benzersin
Başım üstündeydi yerin, öyle vermiştim değer
Ayağımın dibindeki yırtık çula benzersin
Ben sana kalbimi verdim yerle yeksan eyledin
Yetiş ÇIPLAK AHMET, YA ALİ BABA
Ne hallere düştüm şu gurbet elde
Gençliğimi aldım koydum bir kaba
Bir damlayla taştım şu gurbet elde
Akrebi dost tuttum yılanla gezdim
Seni gördüğüme değdi mi değdi
Saçlarını gördüm
Omuzundan cemre gibi düşen
Gülüşlerinde;
Turnaların dansını gördüm
Elin elime değdi
Sen acımasız eylül
Ben deli bir mayıs
Çat kapı çıkip gelsen
Bahardakıp
Türküler mırıldanarak
Uyansa gece uykusundan
Ey oğul
Sen baba dedikce bana can geldi
Bu can bende oldukça sen baba diyeceksin
İnsan korktuğu için mi sever
Sevdiği için mi korkar
Unutma ki hırsın ilk önce ve en çok seni yakar
•• Gecenin en olur olmaz yerinde
Hayallerin dolduruyorsa odamı
Tıklım tıklım
Kirpiklerine takılıyorsa
Ziyan aklım
Aklımı bana geri ver
Yüzünü görmekti tufan bahane
Nuhun gemisinin rotası sensin
Hele şöyle dursun aslıyla şirin
Hurinin perinin atası sensin
Su taşıdın İbrahimin narında
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!