Antalyada doğdu. Şiirlerini İfade, Işıldak, Sandal, Okuntu, Derkenar, Yedi İklim yayımladı ve yayımlamaya devam ediyor.
Akşama doğru Harran’a varmak diye buna derim ben
Sokulmuş herkes evlerde hala tükenmemiş bir cumartesinin koynuna
Çalıyor yine o en acımasız türkü ömrümüzü ve hasretimizden bir peygamberi
Bir dosta seslenecekken alfabenin ensesiz harfi gibi susacakken
Akşama doğru Harran’a varmak diye buna derim ben
bir gölge gibi sürünüyoruz hayatta
ellerimiz tutuşuyor
yanıyor ve kimse dönüp bakmıyor
bu yanan ne diye
bu kanayan geminin rotası
göğe yükseliyor birkaç satır ötede
toprak, su ve kana yeminle
başlarsa bir hikâye
çalıların dikenlerin ve taşların arasından
kaç yıl öteye uzanmış
bakarsın önündeki ikiz gölge
renksiz ama kokulu iki adım
I
hadi bir kahve koy
dumanından planlar yapalım
geçelim karşılıklı sabaha
dalgamızı geçelim hayat bir köprü işte
köpürüyor içimizden ansızın sızan nehir
yıllarca bulutlarla kuşlarla
kan kardeşi olarak yaşadı
yaşadı yangınlarla yağmurlarla
saçlarında yankılanmış çağlayanların
döküldüğü hazin bir hikayede
bir göçebe kalbim dağ başına yerleşmiş
sussam masum bir telaş kaynayacak
fesleğenler bile şaşıracak yorgunluğumuza
kediler tırmalayacak kulağımıza ulaşmayan gerçeği
ansızın gelen katil gibi
I
bir nehir gibi akıyor ovanın ortasından trenler
çocukların bakışlarını taşıyor
çiçeklerini birazdan açacak
kiraz ağaçlarına




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!