Ali Nurcan Şiirleri - Şair Ali Nurcan

Tütmeyen bacada öten baykuşa
Dermansız dizleri dayamış yokuşa
Elinde tırpan Şevket Çavuş’a
Götürülecek bir çift selâmım var

Akmayan çeşmenin kurumuş oluğuna

Sana bir sözüm var dinlersen kardeş
Böyle miydi? Bizim köyler eskiden
Eğri oturup lakin doğruyu konuş
Böyle miydi? Bizim köyler eskiden.

Birbirine hasım,hısım akraba

Hırsız bekçi oldu malın başına
Hırsızlar gelip te çalmasın diye
Bu düzen hırsızın gitti hoşuna
Ben varken başkası almasın diye

Fahişe sanatkâr, hırsız uyanık

Gelip geçti nice yıllar
Unutulmaz köy hayatı
Açıklansa gizli sırlar
Akla sığmaz köy hayatı

Çocukluğum orda geçti

Gökyüzünde dalga dalga uçan bulutlar
Benden selam söyle yaslı sılaya
Zaman zaman belirip sönen umutlar
Benden selam söyle yaslı sılaya

Yine de darlandı bu deli gönül

Nereye gidiyor bu yük treni
Vagonlar içinde bu telaş niye
Bu çığlık mı yoksa kalkış sireni
Gidenler niye dönmüyor geriye

Hayat bir su mu menzile boşalan

Piknikler başladı, şenlikler arttı
Bu hâl hayra alâmet değil dostlar
Görkemli gösterişler prim yaptı
Bu hâl hayra alâmet değil dostlar

Paralar verilip şarkıcı gelse

Elinde bir demet çiçek gül dedi bana
Benimse hiç şansım yok ki gülmekten yana

Ağlanacak halimiz var ey divane bak
Ters bir yöne girdik önümüz çıkmaz sokak

Gözünaydın Mesudiye’m
Kara bahtın gülsün artık
Sana reva mı gam elem
O gül yüzün gülsün artık

Bana öyle mahsun bakma

Benim bir köyüm var adı Çaltepe
Eller gibi ondan geçemem gayrı
Sevdası gönlümde yanar tüter de
Çekerim hasretini gidemem gayrı

Bacaları buram buram tüterde